CHP'de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun sadece son dönemdeki ölçüsüz demeçleri değil, kendisini o makama taşıyan kaset skandalına ilişkin tavrı da garip karşılanıyor.
Hem her fırsatta çözülsün diye yağıp gürlüyor, hem de gidip ifade bile vermiyor. Oysa şu sıralarda bu konuda önemli gelişmeler var. Öyle gelişmeler ki, bazı siyasilerin uykusu kaçacak. Belki de asıl korku bu, çünkü uykusu kaçacak siyasilerin başında CHP'lilerin olduğu iddia ediliyor. Hem de Gülen Cemaati'yle ilişkili. O iddianın sahibi de İnternet Haber yazarı Süleyman Özışık. Özışık, Habertürk televizyonunda önce çok çarpıcı bir iddia ortaya attı:
"İddialı söylüyorum, kasetin ilk gönderildiği kişiyim. Ankara'dan cemaatçi bir gazeteci, beni aradı ve 'Baykal'ın kaseti var, sana gönderdik, yayınlanmasını istiyoruz' dedi. Ben de İnternet Haber'in ahlaken böyle bir işin içinde olmayacağını kendisine ilettim."
Sonra da kendi deyimiyle asıl bombayı açıkladı: "Ben size asıl bombayı söyleyeyim. Bununla ilgili o cemaatçi arkadaş şunu söyledi: Kasetle ilgili iki CHP'linin ismini verdi. Şimdi o iki isim hâlâ CHP'de siyaset yapıyor ve Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na çok yakın olduğunu biliyorum."
İlk kez kaset komplosu, CHP ve cemaat ilişkisi bu kadar net dile getiriliyor. Özışık bu açıklamalarından sonra gidip savcılığa da ifade verdi.
Peki, CHP yönetimi ne yaptı? Ne adı geçen iki CHP'linin kim olduğunu sordu ne de o isimleri veren cemaatçi yazarın açıklanmasını istedi. CHP'de tık yok. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da, mağdur edilen Deniz Baykal da sessiz,
Dahası Kılıçdaroğlu savcılığa tanık olarak gidip ifade bile vermedi. Bu durumda bir gariplik yok mu?
Aslında bu işin başından beri bir gariplik var. Baykal dahil, CHP cenahı enteresan bir biçimde "kaset komplosu"yla "Paralel Yapı" ilişkisini kurmamak için özel çaba gösteriyor.
Neden acaba? Cemaattin bu işin içinde olmadığından nasıl bu kadar emin olabilirler? Üstelik o cemaatin sadece Ergenekon, Askeri Casusluk veya Hanefi Avcı gibi davalarda değil, işadamından gazetecisine, hatta Başbakanından Cumhurbaşkanına onlarca insanı dinlediği, izlediği, kumpas kurduğu ayyuka çıkmışken, mağdur olduğunu söyleyen CHP'liler nedense o cemaate toz kondurmuyor. Akıl alır gibi değil.
Bu işte bir iş var ve o iş er veya geç patlayacak.