Yazıya simitle başladık pizzayla bitirelim. Belki sermayesi sanayicimiz Koç kadar olmasa da ünü New York'u saran bir girişimcimiz daha var: Pizzacı Hakkı...
Onun öyküsü hem daha ilgi çekici hem daha motive edici. ABD'de başta New York Times olmak üzere çok sayıda gazetede sık sık yer aldığı için New Yorklular onu iyi tanıyor. Çünkü o bir pizza şampiyonu... Bizim medyada da zaman zaman haber oldu. 2006'dan bu yana ya Amerika ya da dünya pizza şampiyonu seçiliyor.
Onun öyküsü Diyarbakır Silvan'da 90'larda yaşanan zorla köy boşaltmalarla başlamış. Önce Adana'ya gitmiş sonra da Kanada'ya...
ABD'ye gidişi ise daha çetrefilli ve belalı bir macera filmi gibi... Sıkıntılarla geçen birkaç yıldan sonra dayanmış, direnmiş ve Pizzacı Hakkı olarak çıkmış sahneye. Silvanlı Hakkı Akdeniz'le Manhattan'daki küçük pizza dükkânında tanıştım... Acılı öyküsüne inat o çok sıcak ve samimi bir insan.
Onunla tanışırken, ister istemez dükkânının duvarlarındaki resimlere gözüm takılıyor. Duvarları Hollywood ve Yeşilçam'ın ünlüleri süslüyor. Kimler yok ki müşterileri arasında Robert de Niro'dan Sylvester Stallone'ye, Brad Pitt'den Sharon Stone'a, Kim Kardashian'dan Mahsun Kırmızıgül ve Mustafa Sandal'a, çok sayıda ünlü var.
Ben onları izlerken Hakkı Akdeniz de şampiyonluğa gidiş öyküsünü anlatıyor:
"Yarışmaya 2005'te katıldım ve 477'nci oldum. Hırslandım ve inanın tam bir yıl her gün hamur açıp o yarışmaya hazırlandım. 2006'da ilk şampiyonluğumu aldım. Çalışmak ve emek vermek gerekiyor. Bizim insanımıza fırsat verilirse çok iyi şeyler başarır. Türkiye'deki olayları duyunca içim acıyor. Ben 90'lardaki olaylardan kaçıp geldim buralara. Oysa orada daha iyisini başarabiliriz."
Hakkı haklı, daha iyisini başarabiliriz.