Kasetin tartışıldığı bir zeminde Kürt siyasi hareketleri de demokratikleşme ve barış sürecinin kesintiye uğramaması için çaba harcıyor.
Türkiye'nin geldiği nokta açısından toplantının üst başlığı da anlamlı;
"Türkiye'de Kürdistan Konferansı". Diyarbakır'da bu hafta sonu yapılacak toplantıya katılanların ortak kaleme aldığı metinde şöyle deniyor: "Türkiye ve özelde de yaşadığımız coğrafya değişim rüzgârının etkisi altındadır. Değişim sürecinin etkisiyle Kürt ulusal sorununun çözümü için koşullar her zamankinden daha elverişli duruma gelmiştir. Diğer yandan Türkiye'de, ilk kez sivil ve demokratik bir anayasanın yapılması konusunda genel bir mutabakat oluşmuş bulunuyor. Yeni Anayasanın demokratik ve özgürlükçü bir biçimde yapılması, bu anayasada tüm halkların kimliğinin tanınması, toplumun tüm kesimlerinin hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınması, bu uğurda öreceğimiz birliğe, ortaya koyacağımız etkin bir güce bağlıdır."
Bu konferansa başta BDP olmak üzere HAK-PAR, KADEP, Demokratik Toplum Kongresi, Devrimci Demokratlar ve Ermeni ve Süryanilerden oluşan çok sayıda sivil toplum örgütü katılıyor.
Konferans bu zamana kadar yapılan en geniş katılımlı Kürt konferansı olma özelliği taşıyor. Ayrıca ilk kez bu kadar farklı çevreden grup bir araya geliyor.
Burada çıkacak ortak karar Türkiye'nin demokratikleşme sürecine ciddi katkı sunabilir.