CHP aklı, seçim sürecini yine bildiğimiz gibi kendi genetik kodlarına göre yönetiyor.
60'larda hem ortanın solu hem devletçi, 70'lerde hem sosyal demokrat hem şoven milliyetçi... Şimdi de benzer bir ikilem içinde CHP siyaseti... Baksanıza hem "Hakikat Komisyonu kurulsun" diyor hem de Ergenekon yapısıyla kendini bütünleştiriyor.
Bu durum bana, CHP'nin kurduğu devlete benzediğini gösteriyor. Birçok devlet karanlık işlerini mafya veya farklı suç örgütlerine yaptırır ama o yapılarla özdeşleşmez...
Bizde ise devletin, yani derin devletin yöneticileri, toplumu sindirmek için kirli işlerini mafyaya veya çetelere yaptırırken, o mafyacılarla arkadaş olur, onlarla oturup kalkar, hatta ailece görüşür. Bu yüzden de bu devletin kirlilik derecesi çok yüksektir her zaman.
JİTEM'le, itirafçılarla, mafya babalarıyla devletin ilişkisi hep bu biçimde sürdü. Şimdi CHP, muhalif oyları almak için kendini Ergenekon dava süreciyle bütünleştiriyor.
Bir muhalefet partisinin muhalif tek oya bile ihtiyacı olduğu çok açık... Tüm muhalefetin CHP'de toplanmasını istemekten daha doğal bir şey de yok. Ancak bunun yolu, bütün o muhalif kesimlere benzemek değil, kendi politikası ve kadrolarıyla ortaya çıkmaktır.
Eğer, eski merkez sağı temsilen Mehmet Haberal milletvekili adayı olacaksa solcu Tuncay Özkan'ın suçu ne?