CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Kürt açılımı" son birkaç gündür tüm medyanın gündeminde...
Bu çıkış, sadece haber olmadı, onlarca köşe yazarı tarafından ele alınıp incelendi.
Baykal bu açılımı yaparken önemle eğitim konusuna dikkat çekiyor ve şöyle diyordu:
"500 genci Kuzey Irak'tan getirip okutalım. Kürt de olsun, Arap da. Bizi yaşayıp, tanısınlar, iyi eğitim alsınlar. 15 yıl sonra o ülkenin yöneticisi olacaklar. Şimdi bunu biz yapmıyoruz, Barzani yapıyor. Orayla kavga dövüş değil, böylesi ilişkiler kuralım."
Bu yaklaşım size bir şey hatırlatmıyor mu?
Basında dile getirildi mi bilmiyorum ama bu çok net biçimde bana Fethullah Gülen'in yaptıklarını hatırlatıyor.
Gülen ve cemaati neredeyse son 15 yıldır bu tür bir eğitim faaliyeti yürütüyor.
Hem de dünyanın 100'ü aşkın ülkesinde...
Onların da temel felsefesi eğitim yoluyla iyi ilişkiler kurmak, geleceğin yöneticilerini yetiştirmek.
Güney Afrika'dan Kamboçya'ya, Arjantin'den Irak'a, binlerce öğrenci Türkçe öğreniyor, Türkiye'yi tanıyor.
Ama ne gariptir ki, bugün Baykal'ın söylediğini çok önceden yapan Gülen Hareketi'ni en çok eleştiren de CHP ve çevresi...
Benzer bir yaklaşımı öğrenci yurtlarında da görmek mümkün. Gülen Hareketi'nin öğrenci yurtlarındaki yükselişi, birkaç yıl önce CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın dikkatini çekmişti.
Bu nedenle de Kadıköy, Beşiktaş ve Bakırköy belediye başkanlarına talimat vererek öğrenci yurtları kurmalarını istemişti.
Sanıyorum şu anda her ilçede bir öğrenci yurdu faal durumda.
Her iki yaklaşımın altında da "Biraz Emperyal" olmak yatıyorsa da sonucun çok insani olacağı kesin.
Çünkü önümüzdeki on yıllar daha barışçıl olacak...