Yani sadece bir adet almak varken onlarca obje sahibi olmak ve onları saklamak nasıl bir mantıktır? Henüz bunun sebebini ben de bilmiyorum. Neyse ki şimdilik küçük modellerle yetiniyorum. İyi ki bu otomobillerin orijinallerini alacak param yok. Yoksa onlarca otomobil satın almak isteyebilirdim. Ama bir yandan da en azından bir tane koleksiyon değeri olan bir otomobilim olsun istiyorum. Akla en yatkın olanı, uygun fiyatıyla Anadol. 1978 model Mercedes-Benz S Serisi de fena olmazdı. Bunlar mantıklı isteklerim. Tabi ki fantastik olan hayallerim de var. Bu düşüncemde yalnız olmadığımı, geçtiğimiz gün Özgür Şef ile röportaj yaparken, kendisinin de benzer bir koleksiyon hayali kurduğunu söyleyince anladım.

OTOMOBİLLERDE GERİ DÖNÜŞÜM

Trafikte artık metal yorgunluğundan şasileri yamulmuş, yengeç gibi yan yan giden otomobiller görüyoruz. Frenleri tutmuyor, direksiyonları dönmüyor. Yedek parçası olmadığından farları, stopları kırık yol alıyorlar. Muhtemelen bu araçlar TÜVTURK muayenesine de girmiyordur. Bu otomobillerin geri dönüşümü için henüz ciddi bir çalışma yapıldığını görmedik. Bu arada benim gibi klasik bir otomobil sahibi olmak isteyenler yeni bir yasa çıkmadan sahip olmak istediklerini bir an önce almalılar. Yoksa bir daha hiç bulamayabilirler…

REKLAMLAR NE KADAR ETKİLİ?

Toyota GT86'nın reklamlarını hem Türkiye'de hem de internet aracılığıyla tüm dünya genelinde takip etmek mümkün. Bu reklamlarda genellikle GT86'nın "serseri" yönü vurgulanıyor. Arkadan itişli, ağırlık dağılımı özenle düşünülmüş, "drift" ruhuna göndermelerle dolu olan bir otomobilden de aile otomobili vurgusu beklenemezdi değil mi? Bazı yetkili merciler bizim gibi düşünmüyor olacak ki GT86'nın reklamlarında, tehlikeli sürüşü özendirmesi sebebiyle bir uyarı aldığı dedikodusu, www.standart.co.uk sitesine haber bile oldu. Öte yandan, "GT86 alın, eşiniz sizden nefret etsin" temalı reklam ise çok etkileyici.