Oxford Üniversitesi yılın kelimesini seçmiş: 'selfie'. 'Selfy' olarak da kullanılıyor. Oxford sözlüğüne bakarsak "Kişinin akıllı telefon ya da web kamerası kullanarak çektiği ve sosyal medyaya yüklediği kendi fotoğrafı" anlamına geliyormuş. Bazı sözlüklerde 'sosyal medyaya yüklenme' şartı da kaldırılmış.
Bu kelime 12 Aralık 2013 tarihli SABAH'ta şöyle karşımıza çıktı:
"Güney Afrika'nın efsanevi lideri Nelson Mandela'nın önceki günkü cenaze töreninde ABD Başkanı Barack Obama'nın 'selfie' pozu büyük tartışma başlattı." Obama'nın 'selfie'sinin fendi, haberlerde neredeyse Mandela'nın cenazesini yendi gerçekten.
Washington Post'tan alınan haber başlığı da nasıl ilginç: "Dersten Sıkılmış Okul Çocuğu Gibi"
Yabancı kelime
Okurlarımızın çoğu Oxford'dan mezun olmadı. Hatta birçoğu hayatlarında hiç 'selfie' çekmedi. Bu hafta çeşitli vesilelerle görüştüğüm on bir okurumuza bu kelimenin anlamını sordum; yalnızca üçü bildi.
Bunun için onları suçlayamayız. Herkes bizim yaşadığımız binalarda ve ortamlarda yaşamıyor.
Ataman Haksever gibi okurlarımızın "Gazetenizde yabancı kelime kullanma hayranlığı var. Ben normal bir vatandaş olarak sizleri anlamakta zorluk çekiyorum. Bir de ekte sözlük verseniz de sizi anlayabilsek. Bu kelimelerin Türkçesi yok mu acaba" şeklindeki yakınmalarına maruz kalmamak için...
Ahmet Cevdet Paşa'nın yaptığı gibi sabaha kadar uyumayıp Fransızca 'crise' lafzının yerine 'buhran' kelimesini öneremiyorsak bile, karşılığı olan kelimelerin Türkçesini kullanmamız, karşılığı olmayan kelimelerin Türkçe anlamlarını aynı metin içinde vermemiz iyi bir başlangıç olacaktır.