Bazı gazetelerde birinci sayfada başlayıp biten haberler vardır. SABAH ise birinci sayfayı bir duyuru panosu gibi kullanır. İç sayfalarda yer alan ve öne çıkan haberlerle ilgili özetler taşınır birinci sayfaya. Haberler, ilgili sayfada devam eder.
İç sayfadaki haberi gazetenin ekonomi, spor, kültürsanat, dış haberler gibi servislerinden biri hazırlamış olabilir. Birinci sayfa yazı işlerinde hazırlanır. Kendisine özel toplantısı bile vardır.
Böyle olduğu halde kimi zaman haberin iç sayfadaki hali ile birinci sayfada veriliş biçimi arasında çeşitli nüanslar ortaya çıkar. 14 Kasım 2013 tarihinde olduğu gibi.
SABAH logosunun hemen yanında, tırnak içerisinde, bir haber başlığı olarak verilen cümle şöyle: "Bir gün Sisi'yi Yargılayacağım".
Tırnaklı olduğuna göre bu söz başlığı atana değil, bir başkasına ait olmalı. Kısa özetten ve başlığın üzerindeki, resimaltı yazılmamış, fotoğraflardan anladığımız kadarıyla o kişi de şu sıralar darbeciler tarafından yargılanan, Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi olmalı.
Öyle demiş mi?
Acaba gerçekten öyle mi? Dış Haberler'in 19. sayfadaki haberini okuduğumuzda şunu anlıyoruz: Mursi cezaevinde avukatlarıyla görüşmüş, onlar aracılığıyla bazı mesajlar vermiş. Ama bu mesajlar arasında başlığa alınan bu cümle dikkatimizi çekmiyor.
Halbuki... Bir cümleyi başlıkta tırnak içerisine alabilmemiz için o ifadenin doğrudan doğruya ve aynı kelimelerle habere konu kişinin ağzından çıkmış olması gerekir. Ayrıca aynı cümlenin haberin metninde de geçmesi ve hangi bağlamda söylendiğinin belirtilmesi...
Ayrıca... Muhammed Mursi iktidarını gasp edenlerin yargılanması gerektiğini iddia etmiş. Ama kendisi savcılık ya da hâkimlik iddiasında bulunmuyor. Ancak müşteki olabilir. Davanın görüleceği, görülmesi gereken yer mahkemelerdir. Sadece Türkiye'de değil, Mısır'da da öyledir.
Buradan gazetecilik adına çıkan bir sonuç da şudur: Gazetecilerin haklarında yazı yazdıkları ülkelerin idari ve adli sistemlerini bilmeleri gerekir.