İki gündür Ankara'dayım. CHP'yi izliyorum.
Partide kurultay kavgaları gelenek haline geldi. Ama yıllar sonra CHP'de evin içi düzenlendi. Tüzük değişikliği yapıldı.
Delegeler de kimin geleceğine değil, kimin nasıl geleceğine, hangi yönetimle geleceğine karar verdi. Siyasi partilerde bazı hareketler bulaşıcı. Geçmişte diğer partilerden hep CHP etkilenirdi. Dün itibariyle herkes birbirine AK Parti ve MHP'nin tüzüğünü sormaya başladı.
Bu, siyasi partilerde parti içi demokratikleşme adına olumlu bir adım. Özellikle MHP'nin bu durumdan etkileneceği kesin.

***
CHP, tüzük kurultayı yaptı, hiç tartışmasız bunu program kurultayı takip edecek.
Tüzük kurultayının CHP açısından sonuçları olacak. Nasıl mı?
Bir kere artık Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan.
Kurultaya kadar Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığına özen göstermeyen, direnen bir kitle vardı. 16 kişilik MYK'da Kılıçdaroğlu salona girince bir tek Gürsel Tekin'inayağa kalkmasının başka bir izahı olabilir mi?
Oysa Önder Sav içeri girdiğinde 13 kişi birden ayağa kalkıyordu.
Şimdi bu tablo tersine dönecek.
***
Bu kurultayın kaybedeni Deniz Baykal!.. Gelmeyerek, kendisini marjinalleştirdi.
Halbuki içeride 15 bin, dışarıda da bir o kadar insan vardı. 25 ile 30 bin kişinin önünde yerini alan Baykal güç toplardı.
Şimdi TBMM'deki Meclis Grubu'nda üç beş milletvekiliyle siyaset üretmeye çalışan bir Baykal olacak.
Kim ciddiye alır?
Halbuki 2014'teki hem yerel, hem de cumhurbaşkanlığı seçiminde parti için önemli bir dengeydi, şimdi bu denge bozuldu.
***
Fakat asıl sıkıntı Kılıçdaroğlu'nun etrafını saran Önder Sav'ın kötü kopyaları. İstanbul'da sosyetenin davetlerinden çıkıp, yoksullaşan orta sınıfını kurtarmak adına CHP'ye akın ettiler. Her ay botoks yaptırıp, "Biz genciz" diye ortalıkta dolaşan, etnik ve sermaye kökenli siyasete soyunan bu bir avuç liberal milletvekilinin arkasından yığınla kötü dosya dolanıyor. "Yoksullukla mücadele ediyoruz" diyen CHP'yi bu yolsuzluk dosyaları boğar!
Bizden söylemesi!
***
Bu kurultayın siyasi mesaj veren en öncelikli maddesi, tüzüğün ikinci maddesiydi.
Altı okun içini dolduran ikinci madde değişti. "Ülkenin ulusal güvenliği ve bütünlüğü" yerine CHP, "İnsan hakları ve hukukun üstünlüğü" diyor. Cumhuriyetçilik ilkesi, sosyal demokrat, demokrasi, insan hakları, evrensellik ve hukuk ile doldu.
Yeni CHP'nin sloganı da, "Yeniden CHP için yeni CHP"oldu.
Mesaj budur.
İkinci mesaj da, vazgeçilmez olan cumhuriyetçiliğin yanına insan hakları ve hukuku koyarak cumhuriyetçi demokrat parti olmak.
Ülkenin muhalefete ihtiyacı var.