Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

Arap Baharı'nda kışı yaşayanlar

Rüzgâr toprak tanımaz. Eser, savurur, bir yana atar. Ezilen insanlar artık sömürüye meydan okuyor! Değişim rüzgârı ilk etapta turuncu devrimi ateşledi. Hız kesmedi, Sahra Altı Afrika'yı sardı. Kara kıta peş peşe özgürlüğe adım attı. Arap Baharı adını alan rüzgâr, diktatörleri bir çırpıda aşağı indirdi.
Tedirgin Ortadoğu çok geçmeden bu sert rüzgârla tanıştı.
Esen rüzgâr illa devirecek, tozu dumana katacak...
Özgürlük öyle tatlı geldi ki, Mısır şimdi askere bile meydan okuyor... Kimine göre sağlam, kimine göre şanslı bazı diktatörler ise hâlâ koltuğu bırakmadı.
Fakat aşınma başlamaya görsün, devamı gelir.
Bu kez rüzgârın yönü Ortadoğu ile Asya'daki Türki Cumhuriyetler.
Acaba Arap Baharı'nın artçı sarsıntısı Türk Baharı olur mu? Onu göreceğiz.
Araplar, baharı yaşıyor olabilir ancak bahar bizim müteahhitleri vurdu. Ortadoğu, Kafkaslar, Türki Cumhuriyetler ve Sahra Altı Afrika'da, iş yapan müteahhitlerimiz tipiye yakalandı.

***

Dünya bizi devrim yapılan ülkelere örnek gösterse de 40 yılda 93 ülkede 6 bin 500 proje alan ve 205 milyar dolar iş yapan müteahhitlerimizin zararı büyük. Hem şantiyelerinden, hem projelerinden oldular. Belki daha sonra pastadan pay alacağız ama bu süreç mikro seviyede herkese zarar verecek.
İşte Libya'da tablo ortada.
Fırsat maliyetini hesaba katmıyoruz. Görünen zarar 5 milyar dolar, oysa 20 milyar doları geçti. İptal edilen otoyol, baraj, konut projelerini bir düşünsenize! Hepsi gitti. Bu ülkelerde hükümetler devrilince bizim müteahhitler konuşmak için muhatap bulamadı.
Devrim yapanlar ise vakit kaybetmeden işleri sömürgeci ülkelerin işadamlarına aktardı.
Para kaosu sevmez, istikrarı sever.
Bize de yine taşeronluk kaldı.
***

Gelinen noktada müteahhitlerimizin yapacağı fazla şey yok. Kaybedenlerin korunması gerekiyor.
Burada devlete büyük görev düşüyor.
Devlet koçbaşı olacak, kalenin kapılarını kıracak. Müteahhitler her defasında olduğu gibi bu kez duvara toslamayacak. Çünkü yurtdışında iş yapanların iç pazara yönelmesi ülkeyi zora sokar. Yurtiçindeki pasta kimseyi doyurmaz! Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Emin Sazak, gelecek kaygısını bir basın toplantısıyla dile getirip, hem dünya krizini hem de ateş topuna dönen coğrafyayı değerlendirdi. 2012'nin zor geçeceğini, geleceği kestirmenin güç olduğunu söyledi.
Olası darboğazdan kurtulmanın alternatifi ise getirilen iki öneride gizli. Müteahhitler yurtdışındaki işler için "politik risk sigortası" uygulanmasını istiyor. Öte yandan ülke içindeki altyapı projeleri için bankaların mevduat munzam karşılıklarını düşürmesini talep ediyor.
Sazak, "BDDK ve bankalar ile görüşüp, özel bir model yaratabiliriz" diyor.
Amaç, altyapı yatırım fonu oluşturmak.
Derdin sahibi çıkışı böyle görüyor.
Acaba bankalar ve siyasi otorite bu çağrıya nasıl karşılık verecek?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA