Hepimiz Avrupa'daki krizle yatıyor, krizle kalkıyoruz! Borç ödemek, büyümek veya borcu ötelemek kolay mı sanki! AB çaresiz, nihayet yol haritasını çiziyor. Büyük ihtimalle para basıp, enflasyon yaratacak. Para basmak bile Euro Bölgesi'ni zor kurtarır ama sonuçta altın anahtar büyüme. Avrupa'nın da büyüme konusunda zamana ihtiyacı var.
2012 ve sonrası her ülke için çok zor olacak çok... Avrupa bu kadar derin bir kriz yaşarken Türkiye'de de euro durmadan yükseliyor, acaba niye? Kabul, ithalatçının reel döviz talebi çok fazla. TL'den dövize bir kaçış var. Ancak dikkat edilmesi gereken bir başka önemli konu yabancı bankalar. Acaba Türkiye'den para mı çıkarıyorlar? Buna bakmak şart.
Elbette ülke olarak Avrupa'daki krizden etkileneceğiz. İlk etkiler ortada. Enflasyon, kur ve faiz yükseldi. Kasımda tüketici enflasyonu yıllık bazda 9.48, üretici enflasyonu yüzde 13.69 oldu.
Bir sonraki ay enflasyonda çift haneyi göreceğimiz kesin.

***
Bundan sonraki aşamada ise krizin etkilerini ihracatta göreceğiz.
Çünkü üreten bir ülkeyiz.
Üretici olarak ciddi pazar sorunu yaşıyoruz. İhracat yaptığımız iki büyük pazardan birinde ekonomik, diğerinde de siyasi kapanma var. Baştan beri söylüyoruz. Hangi ülke olursa olsun sorunlarını aynı anda çözmesi mümkün değil. ABD'ye baksanıza! Afganistan ve Irak sorunununyanına ekonomik kriz eklenince, hiç vakit kaybetmedi, Irak ve Afganistan'dan vazgeçti.
2003'te 140 bin askerle yerleştiği Irak'ta asker sayısını 13 binin altına çekti.
Şimdi askerler eve dönüyor. Türkiye de bir an önce karar vermeli. Aynı anda hem AB'de, hem Ortadoğu'da kazanması mümkün değil. AB için şu aşamada yapılacak bir şey yok ama Ortadoğu için çok şey yapılabilir. Türkiye, bölgede içine girdiği konjonktürün ekonomik maliyetini çok iyi hesaplamalı. Bunun için en son yapılan Arap Birliği Forumu'na göz atmak yeterli. Suriye'de ambargo istemeyen ülkeler arasında Irak da var.
Üç komşumuz; İran, Irak, Suriye ambargo konusunda bizden ayrı düşünüyor!!!
***
İhracatımızın yüzde 50'sini AB'ye, yüzde 50'sini Ortadoğu'ya yapıyoruz.
Ne yazık ki geçen hafta Suriye üzerinden Ortadoğu'ya ulaştığımız üç kapı kapandı.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Irak güzergâhını önerdi ama Irak üzerinden ulaşımda sorun var. Bir kere Türk mallarının büyük bölümü Ortadoğu'ya düşük kârlarla satılıyor. Irak güzergâhı ise yolu 2 bin 600 km daha uzatacak. Böylece yol maliyeti her bir kilometrede bir dolar artacak. Bu, 2 bin 600 dolar ek maliyet demek. Bu ek maliyeti bizim üreticiler karşılayabilir mi?
Üreticilerin ulaşıma ödeyeceği para, ürettikleri maldan pahalı!!!
Kısacası Irak'tan Ortadoğu'ya ulaşım modeli doğru bir model değil. Irak bize gerçekten ırak. Ayrıca topraklarının güvenli olduğunu kim söylüyor? Her yerde bombalar patlıyor, en az 20 kişi ölüyor.
Suriye'den daha fazla insanın öldüğü bir ülke Irak...