Turizmde sınıf atlamamız şart! Bol para harcayan turiste ihtiyacımız var. Yat turizmi bu açıdan yeni bir konsept olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü krize rağmen Akdeniz çanağında 700 bin yat dolaşıyor.
Marinalar ise 600 bin tekneye bağlanma imkânı sunuyor. 100 bin tekne ise bağlanacak liman arıyor. Yazın tekneler mavi sularda kuğu gibi süzülüyor. Ama bu kışın kışı var. Marina arayan 100 bin tekneyi insanlar araba garajına bağlayacak değil ya? Demek ki, bu krizde en güzel yatırım, marina yatırımı ve işletmeciliği!..
Geçen perşembe günü Didim'de Doğuş Grubu'na bağlı Didim Marin'in açılışındaydım. Doğuş Holding CEO'su Hüsnü Akhan, yatçılık sektörünün 3.5 milyar dolar bir büyüklüğe ulaştığına dikkat çekti, "Bu yıl Doğuş olarak 8 milyar lira ciro bekliyoruz. Turizm ciromuz 200 milyon lirayı bulacak. Marinacılık, turizm cirosu içinde yüzde 6'lık bir paya sahip olacak" dedi.
Anladım ki, yat işi tamam. Büyük patronlar rotayı marinaya kırmış. Örnek verelim. Koç Holding, Setur'la yola devam ediyor. Göcek'te Simavileri unutmamak gerekir. Tabii, yeni marinacı Ülker Grubu'da Pendik ve Göcek'te Marin-Türk'le iddialı olmaya çalışıyor.
Kulislerde ise Ülker Grubu'nun Galataport taliplisi İsrailli Ofer ile Marin-Türk'te ortak olduğu konuşuluyor. Biz de vakit kaybetmedik, bu dedikoduyu Murat Ülker'e sorduk. Ülker'den, "Böyle bir ortaklık yok" yanıtı geldi.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz derler!.. Madem ortaklık yok, durduk yerde bu dedikodu niye çıktı?
Basit, marinacılıkta dünya devleri zemin yokluyor. Rekabet büyüyor. İzlemeye devam.