Darbeci haydutları tepeledik. Ülkeye verdikleri zararın boyutunun, her yeni bilgi ışığında daha da büyüdüğünü görüyoruz.
Peki, bu asker üniformalı teröristler ve gizli-açık yandaşları duracak mı? Asla... İşte bu yüzden meydanlarda demokrasi nöbetleri sürüyor, kamu ve özel sektör, ülke imajını düzeltmek için çabalıyor.
Bunları yaparken ortaya çıkan ihtiyaç ekonomi diplomasisidir.
Sonuçta dışarıda hâlâ etkin FETÖ çetesinin algı operasyonları sürüyor ve Türkiye'nin ortaya koyduğu demokrasi zaferi dahi karalanıyor, ekonominin itibarına saldırılıyor. Tam da bu noktada Kamu Diplomasisi Koordinasyonu önem kazanıyor.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, ekonomi diplomasisi alanında strateji belirlemek ve neler yapılabileceğine dair fikir alışverişinde bulunmak için dün aralarında benim de bulunduğum medya mensubu ve ekonomistlerle bir araya geldi.
Amaç, bir yandan darbe girişimiyle oluşan imaj hasarını silmek diğer yanda Türkiye'yi dünyaya doğru anlatmak için iş bölümü ve eylem birliği oluşturmak...
Kurtulmuş, askeri darbenin başarılmaması ardından FETÖ elemanlarının
1- ekonomiyi itibarsızlaştırma,
2- insan hakları ihlalleri iftirası atma faaliyetlerine yoğunlaşacakları kanaatinde...
Doğrudur, yılanın başı içeride ezilmiş olsa bile yurtdışındaki uzantıları hâlâ faal ve eskisinden daha da hınçla Türkiye'ye saldıracaklardır.
Ekonomi diplomasisi bu alanda kullanılabilecek en etkin araçlardan biridir ve dün bu aracı etkin kullanabilmek için hangi alanlara ve projelere yoğunlaşmak gerektiğini konuştuk.
Aslında ülkesini seven her kurum, STK, şirket ve şahsın, Türkiye'ye atılan iftiralara karşı gayreti ortada... Fakat bunların bütüncül yaklaşımla, tekrara düşmeden, birbiriyle çelişmeyen mesajlar üzerinden ve doğru mecralara yönelik olabilmesi ortak çalışmayı gerektiriyor. Zaten şimdi yapılan bu...