Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mustafa Varank'ın ağabeyi Prof. Dr. İlhan Varank 15 Temmuz gecesi darbeci haydutların kalkışımı ardından arkadaşlarına şöyle sesleniyordu: "Biz korkarsak, herkes korkar.
Ben dışarı çıkacağım." Çıktı da... Ve hainler tarafından şehit edildi.
Biz korkarsak, herkes korkar...
Bu yüzden sabahlara dek sokaklarda demokrasi nöbeti tutuluyor, çapulcu darbecilere meydanı bırakmamak için meydanlar terk edilmiyor. Ancak mücadele yalnızca bu alanda değil, topyekûn vatan sathında...
Piyasalarda, iş dünyasında, çalışma hayatında, kısaca ekonomide...
Halka "meydanlara çık ve demokrasine sahip çık" çağrısını, ekonomiye sahip çıkma adına tekrarlıyor ve "caddeye çık Türkiye" diyoruz.
Caddeye çık ki finansa darbeyi önle, ekonomiye sabotaja engel ol, piyasaların normalleşmesine katkı ver.
Merkez Bankası'nın darbe sürecinde olağanüstü mesai sayesinde geliştirdiği finansal tedbirler ve Başbakan'ın açıkladığı kararlar sayesinde ekonomide işler tıkır tıkır yürüyor. Fakat bu süreci akamete uğratmak için pusudaki işbirlikçiler de çalışıyor. Algı operasyonlarıyla "sokağa çıkma", "caddeye inip alışveriş yapma" diyorlar.
Hainlerinden arındırılmış ordumuzun gücü, Türkiye'nin gücüdür ve daha güçlü bir ordu, güçlü ekonomiye ihtiyaç duyar. Alışveriş dinamizmi, piyasanın normalleşmesini hızlandırdığı gibi ekonomiye güç katar.
Tankın gücü, halkın gücünü yenemedi.
Bütün kurumları saldırı altındaki Türkiye'de halkın bu gücünü, caddeye, alışverişe çıkarak, üretimini artırarak gösterme zamanıdır şimdi...
Biz korkarsak, herkes korkar... Kaldı ki korkmadığımızı hainlere gösterdik. Şimdi ekonomiye sahip çıkıyor ve alışverişe "caddeye çık Türkiye" diyoruz.