Bugün Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısı var. Öncesinde, faiz kararını etkileme girişimi söz konusu. Amaç, FETÖ çetesinin orduya sızmış askerlerinin darbe kalkışmasını püskürten hükümeti, bu defa piyasalar üzerinden vurmak…
Peki, bu mümkün mü? Asla… Merkez'in 15 Temmuz gecesi dâhil aralıksız mesaisi ile alınan olağanüstü tedbirler, piyasada TL'ye darbe girişimini püskürttüğü gibi iş dünyasının ortak açıklamaları, normalleşmeyi hızlandırdı.
Ancak darbenin işbirlikçileri, her girişimde olduğu gibi bu defa da pusuda "fırsat" gözetmeye başladı. 28 Ocak 2014'ü hatırlayın;
17-25 Aralık operasyonları ardından ekonomide panik havası oluşturmak istediler, doları 2.39'a zıplatıp Gezi öncesi %4,3 olan faizi 28 Ocak gece yarısı, hangi Merkez'den geldiği belirsiz kararla 5,5 puan birden zıplattılar.
Yabancıların dün Borsa'da Londra merkezli operasyonlar ile piyasanın toparlanmaya başladığı saatlerde bir anda iletilen yüklü satış emirleriyle birlikte, alım emirleri silindi ve yerini blok satışlara bıraktı.
FETÖ'nün ordudaki kalkışmacı haydutlarının piyasadaki işbirlikçileri henüz açığa çıkmasa da olağanüstü hareketleri yakından izleyince, bunların; daha önceki ekonomiye yönelik girişimlerde yabancının yanında saf tutan isimler üzerine yoğunlaştığını görüyoruz.
İşbirlikçileri yanında fırsatçıları da teşhis eder olduk. Kimi işadamımız çalışanını servisle evinden alıp meydanlarda demokrasiyi korur, iş makinelerini darbeci tanklarının önüne siper ederken, kimİ de fırsat bu fırsat devleti söğüşlemeye kalktı.
Misal mi? Onlarcası var ama biri çok belirgin; daha önce de hükümete yönelik algı operasyonları içinde yer alan, her katliam sonrası görünürlük peşinde koşan TÜGİAD adlı STK bu defa da kendilerine yönelik ekonomik paket talep etti.
Millet can derdinde bunlar çıkar peşinde.
Bu cennet vatan için canını veren ile işbirlikçilik yapan fırsat pususuna yatanları ayırt etme zamanı geldi de geçiyor bile.