İsviçre'de yetişkinlere 2.500, çocuklara 625 Franklık maaş referandumu reddedildi ancak "çalışsın çalışmasın herkese maaş" fikri, güçlenecek gibi görünüyor. Zira robotlar üretime giriyor ve üretilenleri birileri satın almalı...
Öneriye karşı çıkanlar "Marksist bir rüya" diyor. Ret gerekçeleri arasında, halkın işlerini bırakmaya teşvik edeceği kaygısı da var ve bu kaygı boş değil. Daha doğrusu işinden olacakların markete gidebilecek gelire ihtiyacı var.
Çünkü robotlar pazara gidip giyecek, yiyecek almıyor, enerji dışında tüketmiyor.
World Economic Forum'un 2020 tahmini ilginç; "dünyada 5 milyon işçi kovulacak" ve yerini robotlara terk edecek. Bu da zaten durgunluktan çıkamayan Avrupa'da işsizliğin artması, tüketimin zayıflaması anlamı taşıyor. Hal böyle olunca İsviçre'nin "herkesin cebine para koyma" önerisi, reddedilmiş olsa bile birkaç yıl içinde güçlenerek geri gelebilir.
Bu defaki reddin gerekçeleri arasında seyyanen katkı maaşın ortalama ücretin üçte birinde kalması yüzünden fazla cazip bulunmaması da var. Bir diğer gerekçe, uzun vadede ekonomiye sekte vuracağı ve ülkedeki "aylak" göçmenleri besleyeceği...
Öneri sahipleri ise "düzenli maaşı olan iyi bir iş bulmanın giderek zorlaştığı bir dünyada yoksulluk ve eşitsizliğe çözüm" olacağıydı.
Bu sayede tüketim artacak, ekonomik refah yükselecekti.
Tüketimi kamçılamaya yönelik benzer bir adım, geçen aylarda Çin'den gelmiş, haftalık tatil süresi cuma öğleden sonra başlayarak haftasonu dâhil 2.5 güne çıkarılmıştı. Onun gerekçesi, insanlara kazandıklarını harcamak için alışverişe ve tatile gitme zamanı tanınmasıydı.
Çalışmadan cebine para konulanlar sosyal sorumluluk ve çevre işlerine mi odaklanır yoksa yeme içme gezmeye mi ağırlık verir, bilinmez... Fakat işleri robotların devralacağı dünyada, grev, mesai gibi kavramlar da ortadan kalkınca, üretimin patlayacağı kesin.
Denklemi, daha fazla üretip daha çok tüketerek büyüme üzerinden kuranların, hangi sosyal kanserlere yol açacağı ise tam bir muamma... Zira büyümek için büyümek kanser hücresinin ideolojisidir.