Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) nihayet içindeki paralel yapılar belirginleştikçe, temizlenme sürecine girdi. Burada soru, köstebek sayısında... Acaba kritik görevdeki Ozan Cangürel, Faik Atay ve Mutlu Tosun dışında başka hangi köstebekler var?
Devam etmeden önce köstebek kelimesini tanımlamakta fayda var: "İçeriden dışarıya bilgi sızdıran, içeride kendini saklayıp dışarıya hizmet eden..." İyi bir şey değil yani... Nitekim BDDK'da iyi şeyler yapmamışlar.
Bankaları denetleme görevi gereği aldıkları ihbarlar veya rutin işlemler için Bank Asya ve diğer görevlere "özel murakıplar" göndermek gibi...
İncelemelerden boş dönmek, elini kolunu sallayıp BDDK içinde yuvalanmak...
Yıllardır BDDK'yı eleştirip dururdum.
Merak ettiğim hep şu olmuştur: "Şikâyetler bu kadar net ve ihbarlar ayyuka çıkmışken BDDK neden adım atmaz?" Hatta sorgulamayı bu kurumun topyekûn varlığına yöneltmiş, "bize yeni bir BDDK lazım" demiştim.
Şimdi anlıyoruz ki Gülen'in adamları, her yerde olduğu gibi kritik kurumların arasındaki BDDK'da da pozisyon almışlar. Bizim "atılmasını beklediğimiz adımlar" köstebekler üzerinden akim kalmış...
Peki, BDDK'daki Gülen'in adamları 3 kişi mi yalnızca? Sanmıyorum. Şüphesiz bilgi ve belge olmadan "diğerlerinin kimler olabileceği" konusunda fikir yürütemeyiz.
Ancak BDDK'da başlatılan "temizlik operasyonu" sonucunda bu sayının 3 ile sınırlı kalmayacağından eminim. Tehdit, şantaj, menfaat yapılanması BDDK üzerinden son derece yıkıcı sonuçlara yol açabiliyor. Sonuçta düzenlemedeki "şike", denetlemedeki "kayırma" veya "infaz", bankanın geleceğini etkileyebiliyor.
Gülen'in BDDK'daki adamları yakında ortaya çıkarılır. Ancak köstebek barındıran tek kurum BDDK değil ki... Misal 21 Ocak'ta faiz kararı açıklayacak Merkez Bankası, Misal SPK, TİB, TMSF, EPDK, YÖK, SSM, BİST...
Yaşayıp görecek ve bileceğiz...