Avrupa'ya "hayır" diyebilen Türkiye, bir başka alanda daha ezberleri bozuyor; "birliğe girseniz dahi serbest dolaşım hakkını düşünürüz" pazarlığını hatırlayın... 40 yıldır işçimizi uzak tutmak için bizlere vize koyan Avrupa'nın işsizleri bugün; Türkiye'de iş arıyor.
Serbest dolaşım hakkı, tersinden çalışmaya başladı bile... Alman, Bulgar, Fransız, İngiliz, Amerikalı, işsizlik ordumuzun yabancı üyeleri haline gelmiş durumda...
Bu; anlaşılabilir bir tutum. Gelişmenin doğal sonucu. Eğer bir ülkeyi, beldeyi "cazibe merkezi" haline getirmiş iseniz, yabancı işçilere de hazır olmalısınız.
Üstelik bunu bir dereceye kadar engelleyebiliyorsunuz. En sıkı güvenlik tedbirlerini alsanız bile, emeğin küresel mobilitesini, belki yavaşlatabilir ama asla durduramazsınız.
1990'lı yıllarda benzer durum, Türkiye'den Avrupa'ya doğru idi. Küresel krizin etkisiyle şimdi durum, tamamen tersine döndü. Bugün dünyada 300 milyon insan, doğduğu yerden uzakta, "doğduğu yer" arayışında, göçmen işçi durumunda...
Her ülkenin kendi işsiziyle başı dertte iken bu göçmen işçiler, genelde kaçak statüsünde yaşıyor. Çift haneli büyüme rakamlarına ulaşan Türkiye'nin küresel emek için cazibe merkezi olması da zaten, yeni iş imkânları yaratabilme becerisine dayanıyor.
Tıpkı Londra, New York, Paris, Frankfurt, Los Angeles gibi, artık yabancı işçi göçü alan İstanbul'un, yakın gelecekte göçmen emeğin kendine özgü dinamikleriyle de tanışacağını söylemek mümkün.
Bize vize koyanlar, bu gidişle vizeleyecek Türk bulamayacak. Zira gidişat; onların işçilerine bizim vize koymamız gerçeğine doğru...
Neticede küresel krizde Avrupa'da 4 milyon kişinin işsiz kaldı. En fazla da etnik azınlıklar işini kaybetti.
AB İstatistik Kurumu verilerine göre toplam istihdam 144 milyona geriledi ve bundan en fazla zararı, bu ülkelere dışarıdan gelen insanlar gördü.
İşsizlik; Türkler'de mi Kürtler'de mi fazla tartışmasında ezber bozan bir başka gerçek; bizde etnisiteye dayalı işsizlik olmadığıydı. Aksine, başka etnik grupların, milletlerin iş aradığı bir ülke haline gelmeye başladık.
G-20 ülkelerinde krizden dolayı işini kaybeden toplam 21 milyon kişinin yanı sıra durgunluğun pençesindeki Avrupa'da yalnızca işsizler değil, burada çalışanlar da kendine "doyacağı yeni yer" arama gayretinde. Bu arayışın yeni adresinin Türkiye olması da ekonominin gösterdiği performansa dayanıyor.