Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Ölçemiyoruz!

Temel kural şudur; Ölçemezsen bilemezsin, bilemezsen yönetemezsin... Ölçme, bu derece hayatidir ve gelişmiş uluslar, bunun için kurumlar oluşturur. Bizdekinin adı TÜİK... Eski adı, yaptığı işi anlatıyor zaten; Devlet İstatistik Enstitüsü... Karar vericiler için yansız, dinamik ve doğru veri üretmesi beklenen kurum.
Öncelikle yansız olacak. Kayıp Yıllar 1990'larda, üretilen yanlı veriler yüzünden çok çekmiştik. Şimdi, verilerin yansızlığı konusunda endişemiz az. Ancak dinamizm konusunda sıkıntılar büyük. Bugün TÜİK, bazı verilerde dinamik görünse de genelde Türkiye'yi 2 yıl geriden takip eder. Ülkeye dair hayati bilgi sorsanız, cevabını alana dek anlamı da kalmaz. Shakespeare'in dediği gibi; "o kadar geç oldu ki cevabın, ne sorduğumu unuttum."
Üçüncü unsur; üretilen verinin doğruluğuna dairdir. Bu, diğer 2 şart sağlansa bile, "olmazsa olmaz" unsurdur.
Enflasyon, TÜİK'in ilan ettiği verilerden biri. Karar vericiler için önemi kadar kontratlardan tahminlere dek yasal boyutu da söz konusu. Ancak doğru veri üretildiğini söylemek zor. Zira çoktan yetersiz hale gelmiş yöntemlerde ısrar ediyor ve işe yaraması bir yana kafa karıştırıcı veriler üretiyorlar.
Benzer sıkıntıları bundan 15 yıl önce Hazine endeksinde yaşamıştık. Açıkladığı son veri, yıllık enflasyona dairdi ve %152 rakamıyla yönetimi öylesine kızdırdı ki varlığı ortadan kaldırıldı.
Enflasyon için veri üreten bir diğer kurum İTO. Fakat bunlar İstanbul'a ait olduğundan Türkiye geneli için kullanamıyoruz. Bu yüzden TÜİK'in enflasyon verilerine "muhtaç" durumdayız ancak doğruluğundan emin olamıyoruz.
Son enflasyon verileri bu sayfada dikkatinize sunuluyor. Tıpkı taşikardi hastası bir insanın kalp kardiyosu gibi, bir ay yukarıda öteki ay aşağıda, baş döndürücü iniş çıkışları anlamak mümkün değil. TÜİK, endekslerini savunuyor. Ancak sonuçlar ortada... Endeksi oluşturan mal ve hizmetler içinde gıda gibi dinamik kalemler var. Bunların ağırlığı, tüketici eğilimleri araştırmalarıyla ne kadar günceldir, bilmiyoruz. Güncel olsa dahi, endeksin hesaplama yönteminden kaynaklanan sorunlarla yüzleşiyoruz. Hal böyle olunca "bir dalda iki kiraz" ile faizleri, makro dengeleri belirleme yanlışına itiliyoruz.
TÜİK, hayatta artık karşılığı olmayan arkaik yöntemlerini terk etmedikçe, bu yanlışlarımız sürecek demektir. Zira becerip ölçemiyoruz...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA