Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, gazete ve TV'lerin Ankara temsilcileri ile yaptığı yıllık değerlendirme toplantısında bölgesel ve küresel tehditlere ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Nükleer risk ve küresel savaş olasılığı için "Nükleer savaş riski var, şaka değil" diyen Fidan, Donald Trump dönemi politikalarını, Türkiye'ye yansımalarını ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) son kararını analiz ederek şu mesajları verdi:
NÜKLEER UYARI: Nükleer bir risk var mı? Açıkçası nükleer adı konuşulmaya başladığı andan itibaren nükleer risk oluşur. Adam (Rusya Lideri Vladimir Putin) şunu söylüyor: "Benim topraklarıma tolere edebileceğimden fazla füze saldırısı yaparsanız, bunu durdurmak elimdeki araçlarla olmuyorsa, bir üst aracı kullanırım!" Bunu açıktan söylüyor. Bu bir şaka değil. Karşı taraf ise "Sen, beni nükleerle tehdit ediyorsun diye istediğin yeri işgal etmene de izin vermem" diyor. Oldukça sıkıntılı bir konu.
KÜRESEL SAVAŞ: Putin'in ifade ettiği küresel savaş riski, -tabii ki savaşı geniş manasıyla kullanmak koşuluyla- sürekli bizim de uyardığımız bir konu. Ukrayna'daki, Gazze'deki savaşın fay hatlarını giderek derinleştirdiğini, kutuplaşmanın arttığını görüyoruz. Şu anda ekonomik, siyasi ve sıcak savaş olarak süren topyekûn bir mücadele var. Bunu kelimenin geniş anlamıyla bir küresel savaş olarak nitelendirmek mümkün. Önemli olan bunun şiddetinin artmaması.
2. TRUMP DÖNEMİ- PKK-YPG-SURİYE: Trump'tan aldığım izlenim, belli konularda söylemini sürdürüp kritik konuları ilk başta biraz akışına bırakacağı yönünde. Çok fazla radikal karar almayabilir. ABD, Suriye'de YPG/PKK ile işbirliği yaptığı sürece Türkiye ile ilgili stratejik sorun alanı devam edecektir. Bize düşen hem diplomatik hamlelerimizle hem de sahadaki duruşumuzla tavrımızı net ortaya koymaktır.
TARİHİ BİR ADIM
UCM KARARI: UCM'nin Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarması, tarihi bir hadise. Son derece değerli bir karar. Bu gelişme, güç kullanımı dışında diplomasi ve adalet mekanizması ile sonuç alınabileceğini göstermiştir.
ESAD'LA GÖRÜŞME İHTİMALİ: Cumhurbaşkanımızın önemli bir teklifi oldu. Ancak Suriye tarafı, belli konuları değerlendirmeye hazır ve açık gözükmüyor. Kendi muhalefetiyle görüşmeye bile açık değiller. Bu, Rusya ve İran'ın Suriye'ye yapacağı telkinle de alakalı bir konu
İLAVE SIĞINMACI SORUNU: Rejimin bize şöyle demesi çözüm değil: "Seninle anlaşalım. Ben terörle mücadele edeceğim. Sen de benim sınırlarımdan çık, gerisine karışma." Bunun gerçeklikte bir karşılığı yok. Suriye, Irak ve Türkiye üçü birbirine kara hududu olan ülkeler. Üç ülkenin de bir araya gelip belli ağır konuları daha yapısal şekilde konuşmaları gerekiyor. Arap Baharı'ndan önce bu vardı. Şimdi üçlü mekanizmayı hareketlendirmek gerekiyor. Özellikle Irak-Suriye arasında sınır güvenliği, terörle mücadele, silah kaçakçılığını engellemek önemli.
TALABANİ'YE MESAJ: Süleymaniye, PKK ile ilişkisinde bizi tatmin edici bir adım atmadı. Biz de onları tatmin edecek adımları atmıyoruz. Onlara yönelik tedbirlerimize devam ediyoruz. Süleymaniye ne zaman PKK ile ilişkisini bitirir, bizimle ilişkisi o zaman normalleşir. Türkiye büyük bir devlet. Türkiye ile ilişkileri iyi tutmalarında büyük fayda var.
SİBER GÜVENLİK BAŞKANLIĞI HAYATİ ÖNEMDE
KRİTİK altyapıları hedef alan siber tehdit, artık insan zihnini hack'lemede ciddi bir araç olma yolunda ilerliyor. Yapay zekâ başka bir boyuta evrilmiş durumda. Sosyal medya artık bununla manipüle ediliyor. Öncelikler okunabiliyor, davranışlar kestirilebiliyor, kişilik analizleri daha rahat yapılabiliyor. Datanın hareketliliğiyle alakalı dijital sınırların oluşturulması gerekiyor. Siber Güvenlik Başkanlığımızın yakında hayata geçecek olması ülkemiz için hayati önem taşıyor.
TÜRKİYE'YE GELMEDİLER
HAMAS: Bakanlık Sözcülüğümüz Hamas Siyasi Bürosu'nun Türkiye'ye taşınmadığını açıkladı. Söylentileri Katarlılar da yalanladı. Yani Hamas'ın Siyasi Bürosu Türkiye'ye gelmiş değil.