Florida, Orlando. NASA'nın Cape Canaveral Üssü... Geri sayım başlıyor. Uzaya fırlatılacak roketi izlemek için milyonlar ekran başında. Astronotları taşıyan uzay kapsülü atmosferi geçerek yolculuğuna başlıyor...
Derken... Öğrenilmiş çaresizlik içinde söylenmeler... "Eller Ay'a biz yaya!" yakınmaları...
Ve bugün...
Sanki bir rüyada gibiyiz. İnsanoğlunun 63 yıllık uzay macerasında şimdiye kadar 42 ülke dünya sınırlarını astronotlarıyla aşabilmiş. Artık bu listede Türkiye de var!
SpaceX firmasının geliştirdiği roket sistemiyle uzaya çıkmanın maliyeti bir hayli azaldı... Bizler, Türk astronot Alper Gezeravcı'nın tarihi yolculuğunun heyecanını yaşarken, birileri yine "kulp takma" peşinde. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır'ın da işaret ettiği gibi... Şükür ki eleştiriler, "Niye fırlatma istasyonumuz yok? Niye kendi roketimizle uzaya ulaşamıyoruz?" aşamasına geldi.
Ama merak etmeyin! İnsansız "Ay Misyonu" için hummalı bir çalışma sürüyor. Türk-Ay Aracı'nın tasarımı tamamlandı, yakında imalatına geçilecek. Daha önemlisi milli uzay aracımızı Ay'a taşıyacak hibrit motor üzerindeki çalışmalar da büyük mesafe kat edildi.
Nitekim...
İlk astronotumuz Gezeravcı'nın hava kuvvetleri pilotu, ikinci astronotumuz Tuva Cihangir Atasever'in de ROKETSAN mühendisi olması Milli Teknoloji Hamlesi'nin bir özeti aslında! Hatta Türkiye'nin kritik teknolojilerde tam bağımsızlığını elde etme, katma değerli üretime geçiş ve rekabetçi şekilde yüksek teknoloji ürünlerini dünyaya ihraç edebilme çabasının da simgesi...
***
Tabii bu noktada "liderlik, vizyon ve kararlılık" bağlamında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a ayrı bir bölüm açmak durumundayız. Anadolu'nun en sade, en mütevazı insanını alıp göklere çıkaran, uzaya ulaştıran o muazzam irade... Dün akşam Orlando'da gördüğümüz bir masa bu manada çok şey anlatıyordu. Mersin Silifke'nin bir köyünden ABD'ye gelen o aile. Anne Sıdıka, Baba Ali Gezeravcı.