Geçtiğimiz hafta Strazburg'da Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) toplantısı vardı. AKPM Türk Grubu Başkanı Akif Çağatay Kılıç ile Avrupa'daki havayı, Türkiye'ye bakışı değerlendirdik. Öncelikli konumuz, AKPM'nin Türkiye hakkında hazırlayacağı rapor oldu. İngiliz ve Estonyalı iki raportör bir iki ay içinde Ankara'ya gelecek. Esasen raporunu peşin hükümle yazan bu tarz isimlerin ikna edilmesi güç. Ancak Çağatay Bey'in önemli bir hamlesini burada not etmek durumundayız. Zira Türkiye Raporu yazılmadan önce, en geniş çevre ile temas edilmesi için mutabakata varıldı. Düşünsenize, 15 Temmuz darbesine kalkışanların "hakları!" diye çıkış yapan kimi Avrupalı parlamenterler, Sincan'daki mahkemeye bizzat giderek, mağdur aileleri ile de görüşecek. Bu bile başlı başına bir gelişme. İkinci konumuz ise AKPM'nin bünyesel sorunları idi. Kılıç, Avrupa Konseyi Meclisi'nin reforme edilmesi gerektiği kanaatinde. "Kendi ülkelerinde problemli, her şeye muhalif milletvekilleri var. Meclis toplantılarına katılım düşük olduğu, karar yeter sayısı da aranmadığı için bu isimler, genel kurulu manipüle edebiliyorlar" dedi. Canlı örnek mi istersiniz? İşte, Zeytin Dalı Harekatı! Eğer AKPM'de, "Acil gündem maddesi" haline getirilseydi, bir kınama bildirisi çıkabilirdi. Neyse ki zamanında ve doğru girişimle akamete uğratıldı.