Yaklaşan Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) öncesi, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın verdiği bir mesaj çok önemli idi. Başbakan, YAŞ'ta paralel devlet yapılanmasıyla ilgili mühim kararların gündeme gelebileceği sinyalini verdi. Esasen, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) iç bünyesinde ayıklama için yeni bir "Yüksek Disiplin Kurulu" (YDK) mekanizması oluşturdu.Personel dosyalarının önemli bölümünün YAŞ'a gerek kalmaksızın, YDK üzerinden neticelendirilmesi hedeflendi. Buna rağmen Başbakan, şu değerlendirmeyi yapma gereği duydu: "YDK sene içinde bu görevi ifa edecek. Ama Ağustos Şûrası'nda buraya aktarılanlar olabilir. Bunların değerlendirmesini TSK yıl boyunca yapıyor. Kendilerine ait bir puanlama sistemine göre hazırlıklarını yapıyorlar.Ondan sonra Genelkurmay Başkanımız bana sunuyor. Ben çalışmalarımı yapıyorum.
Ağustosun 4-5'inde 2 gün çalışacağız. Ayın 6'sında da Milli Savunma Bakanımız ve Genelkurmay Başkanımız Cumhurbaşkanımıza onaya sunacaklar."

***
Hatırlanacağı üzere bir süre önce medyaya yansıyan bazı haberlerde, paralel yapının TSK'da general seviyesine kadar yükseldiği ve bu örgütlenmeye neşter vurulacağı iddia edilmiş, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Genelkurmay'dan arka arkaya açıklamalar gelmişti. Örneğin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bölgemizde olağanüstü gelişmelerin yaşandığı bir dönemde, milli menfaatlerin teminatı olan TSK ile ilgili yayınlarda her zamankinden daha fazla titizlik gösterilmeli" demişti. Başbakanlık'tan yapılan duyuruda ise "Demokratik bir hukuk devleti olan ülkemizde, TSK da dahil olmak üzere resmi kurumlara yönelik her türlü gizli yapılanma girişimleri karşısında neler yapılacağı yasalarla belirlenmiş durumdadır. Devlet kurumlarının bu tür girişimlere karşı hukuk sınırları çerçevesinde gerekli hassasiyeti göstermekte olduğunun dikkate alınması gerekir" ifadesine yer verilmişti. Genelkurmay da, "TSK içinde hiyerarşi ve disiplin dışı oluşumların teşkilatlanabildiği imajının yaratılmak istendiği üzüntü ile izlenmektedir. İleri sürülen iddiaları araştırmak ve gerekli idari/ adli işlemleri yapabilmek için bugüne kadar resmi istihbarat makamlarından somut hukuki hiçbir bilgi ve belge TSK'ya ulaşmamıştır. Her türlü yıkıcı, bölücü ve yasadışı kişi ve oluşumlardan TSK'nın temizlenmesinin yasal bir görev ve sorumluluk olduğuna inanılmaktadır" görüşünü paylaşmıştı.
***
Hep söylüyoruz, Silahlı Kuvvetler'in ikamesi yok. Bu zorlu coğrafyada güven içinde yaşayabilmenin bir ön şartı da anayasal sınırları içselleştirmiş komutanların liderliğindeki güçlü orduya sahip olmak. Hele hele Ergenekon ve Balyoz Davası süreçlerinde hayli yıpranan ve dengelerini yeni yeni kurmakta olan TSK'yla ilgili yorumlarda ekstra özenli olma görevi ile karşı karşıyayız. Lakin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve komuta kademesi de tarihi sorumlulukla baş başa. Silahlı kuvvetlerin disiplin ve hiyerarşisine uymayan, asıl aidiyetini gizleyerek ordu içinde terfi eden ve kritik geçiş dönemlerinde siyasi sisteme taarruz etmek üzere inisiyatif geliştireceği sinyali alınan rütbelilerle ilgili önlem alma zorunluluğu her zamankinden daha fazla ihtiyaç. İçişleri Bakanlığı ile Genelkurmay'ın koordineli şekilde bilhassa Jandarma'ya odaklanmasında ayrıca yarar var.