Terör, Suriye, Euro bölgesinde kronikleşen sorunlar, artan petrol fiyatları, tarımda küresel kuraklık, ivme kaybeden ihracat...
Sonbahara girerken Türkiye ekonomisini doğrudan baskı altına alan, halihazırda yönetilir sınırlarda tutulan tablo özetle böyle...
Bilinen risklerin yanında, dış kaynaklı bir senaryo da söz konusu:
"Türkiye'yi belirsizlikte tutma!" planıdır bunun adı.

***
Bugün eleştiri oklarının hedefindeki isim olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'ndan, "büyük devletlerin tutumu" üzerine bir yorum dinlemiştik. "Kendilerinin dışındaki ülkeleri kolay kolay masaya oturtmazlar. Oturan ülkenin sözlerine ve ağırlığına bakarlar. Ona göre bir daha davet edip etmemeyi kararlaştırırlar" mealinde bir değerlendirme idi.
Türkiye, bölgesindeki her olayda mutlaka masaya çağrılan ülke konumunda. Tabii, büyük oynamanın bedeli de var. Yalnız kalabilirsiniz, psikolojik harekâta konu olabilirsiniz, fazla ileri gitmeniz istenmediği için gücünüzü kırmaya dönük hamlelerle karşılaşabilirsiniz. Örneğin, Suriye'de yaşananlar tam da bu kırılma noktasına işaret ediyor. Ya mevcut bariyeri aşıp büyük devletler ligine gireceksiniz ya da büyük oyuncuları izlemekle yetineceksiniz. Türkiye'nin tercihi "bölgesel güç merkezi" olmaktan yana. Bunun, siyasi ve ekonomik faturası da ortada. Zaten, Suriye politikasına yönelik tepkiler, Hatay'da kaşınmak istenen mezhep dokusu, duraksayan ticaretin tetiklediği yerel tansiyon, günlük siyasi çekişmeye malzeme yapılan münferit olaylar hem siyasi bedel ödetiyor hem de stratejik tercihlerin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor...
Benim dikkat çekmek istediğim asıl husus, bıçak sırtı dengede giden terör ve Suriye riskine eklenebilecek, "piyasa manipülasyonu!" Şu anda sıkıntılı gündem maddelerine rağmen toplumsal algıyı pozitif tutan dinamikler, "ekonomik performans ve bütçe disiplininde" gizli. Ama 2013'e dikkat etmek gerekli. Bir yandan Merkez Bankası'nın piyasadaki aktiviteyi canlı tutması diğer yandan Maliye Bakanlığı'nın harcama musluklarını kısması zaruri. İki ince ayar için takvim uygun. İşte bu nedenle Başbakan'ın, yeni Orta Vadeli Plan'a bakmasında, ülkenin istikrarı açısından sayısız fayda var.