Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

iPhone’ları da patlatırlar mı?

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Militanlarına dağıtacağı çağrı cihazlarını Mossad'ın paravan şirketinden sipariş veren Hizbullah aklına (İran'a) şaşırıyoruz ama bizlerin de hâli hâl değil.
Yukarıdaki fotoğrafta, parayı denkleştirir denkleştirmez iPhone'un son modelini almak için geceden sıraya giren vatandaşları görüyorsunuz.
Yeni çıkan modele bir an önce sahip olmak istediğini belirten bir genç, heyecanını gazetecilere şöyle anlatıyor:
"16 Pro Max çıktı, bugün 20 Eylül onu almaya geldik. 179'uncu sıradayım, yapay zekâ özelliğiyle tanışmaya geldik. Her sene 20 Eylül, 23 Eylül, 24 Eylül'de aynı bu sırayı yaşıyoruz. Ben Zeytinburnu'nda oturuyorum, gece saat 23.30'dan beri sıradayım burada."
Evet, anladık, beşiktekinden ölüm döşeğindekine kadar herkesin eline verdikleri akıllı telefonları, içine patlayıcı yerleştirmedikleri için belki patlatamazlar.



Ama patlayan patlamadı mı zaten?
Telefonun yarım saat kapansa dünyan başına çöküyor. Kafanı ekrandaki adına "gerçek zamanlı akış" denilen illüzyondan beş dakika kaldırsan yoksunluk hissediyorsun. Kendinden canın sıkılıyor.
Çünkü tüketim alışkanlıklarından siyasi eğilimine, hatta telefon albümündeki fotoğraflarına kadar neyin varsa paylaştığın big data'nın sahipleri seni neyin uyuşturacağını, oyalayacağını çok iyi biliyorlar.
İnsanın beyninin evrimi bu hızda bir veri bombardımanına müsait olmadığından da uyum sağlamak için günden güne daha çok teslim oluyorsun.
Neye yetiştiğin belli değil ama "Sen düşünmeye vakit kaybetme" diyen "yapay zekâ"da gerçeği, hakikati bulacağına ikna oluyorsun.
Seçtiğini sanıyorsun, tekrar içeriklerle robotlaştırılıyorsun, tek tipleştiriliyorsun. Öyle ki, kendine saklayacak kadar değerli hiçbir anın yok. Etkileşime muhtaçsın.
Kim seni ortadan kaldırıp ne yapsın? Altın yumurtlayan ve kafesinde serbest gezdiğini sanan tavuğu keserler mi?

***


İSRAİL ULUSLARARASI SİSTEMDEN ÇIKTI
Hizbullah'ın lideri Nasrallah, İsrail'in son saldırısının ardından "Bu bir savaş ilanıdır" diyor.
Evet, savaş kuşkusuz çok daha önce başladı. Hizbullah da İsrail'in saldırganlığını üstüne alınmakta, Gazze'de başlayan soykırımın kendilerine yönelecek bir tehdidi ertelediğini anlamakta gecikti.
Bu durum her türlü eleştiriyi kaldırır.



Ama İsrail'in içine bomba yerleştirdiği binlerce iletişim cihazını aynı anda patlatması daha ciddi bir sürecin başladığının ilanı.
Zira literatüre göre bu açıkça bir terör eylemi. Sivillerin içinde, hastanede, okulda, pazarda kontrolsüz şekilde patlatılan bombalar sonucunda çocuklar, sağlık çalışanları hayatını kaybetti.
İsrail son eylemindeki cüretiyle, tüm dünyaya, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan müesses nizama posta koyuyor.
Yeryüzünde terör örgütü denilen ne kadar oluşum varsa hepsine beş basacağını duyuruyor. Savaş ilan etsin etmesin tüm bölge halklarının hedefte olduğunu söylüyor.
Artık bu savaş makinesine dair tespitlerde meşru bir devletten bahsediyormuş gibi hukuktan, uluslararası sistemin teamüllerinden dem vurmak anlamsız.

***


MAKAS ATMAK KUSUR DEĞİL TAKSİRLE ADAM ÖLDÜRMEKTİR
İzmir'in Menderes ilçesinde, 30 Haziran 2023 tarihinde korkunç bir kaza yaşandı. Bir sürücü makas atarak tam 5 kişinin hayattan kopmasına neden oldu. Kazanın görüntüleri günlerce kamuoyunda konuşuldu.
O günlerde, "Türkiye'nin beka sorunu o doblodur" yazmıştım.
Dün kazanın mahkemesi vardı.



Sanık avukatı, "Yaşı küçük ve 1 yıldır ehliyeti var. Ağır kusurlu olduğunu kendisi de kabul ediyor. Basit taksirden cezalandırılmasını ve alt sınırdan ceza tayin edilmesini ve beraatini istiyoruz" dedi.
Mahkeme başkanı ise sanığa "taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma" suçundan 12 yıl hapis cezası verdi, suçun "bilinçli taksirle" işlenmesi nedeniyle cezanın yarı oranında artırılarak 18 yıl olarak belirlenmesine hükmetti. Ayrıca sanığa takdiri indirim uygulanmadı.
Kulaklara küpe olsun.

***


ERKEKLERİ KORUMA DERNEĞİ EYLEMDE
Ankara'da toplanan Erkekleri Koruma Derneği üyeleri, erkek haklarını savunmak için eylem düzenlemişler. Grup, nafakanın köleliğe dönüştüğünü, çocukları annelerine teslim etmenin baba için zorluğunu dile getirmişler.
Seslerini duyuramadıklarından yakınmışlar.
Bence derneklerinin adını değiştirirlerse daha çok ciddiye alınırlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA