Kılıçdaroğlu kurultayda Özgür Özel'in yanı sıra bir adayın daha kendisiyle yarışmasına müsaade ettiklerini açıkladı.
"CHP diğer partiler gibi değildir. Herkesin aday olma hakkı vardır. Yarın Özgür Bey adaylığını ilan edecek. Bir arkadaşımız İstanbul'dan mektup yazmış. Ben de adaylığımı genel merkezde ilan edebilir miyim diye. Tabii dedik."
"Kemal Bey rakiplerini biçiyor, genç yeteneklerin önünü kesiyor" diyenlere bilmem kapak olur mu?
Ama merak ediyorum... Faik Öztrak'ın yeğeni yok muydu?
Zira Kemal Bey'in, yarışmaya İstanbul'dan katılan ancak ismini vermediği talihli Altan Öymen'in yeğeni Örsan Öymen'miş.
Tamam, vesayet siyasetine 27 Mayıs darbesi sonrası oluşturulan Kurucu Meclis üyeliğiyle sokulan daimi Cumhuriyet yazarı Altan Öymen de partinin eskilerinden... 90 yaşındaki Altan Bey, ben doğmadan önce Ecevit'in CHP'sinde bakanlık yapmış.
Ancak Kemal Bey SSK'dayken DPT'de memur olan 70 yaşındaki Öztrak da az "devletlu" değil.
2000'lerin başında IMF'nin hükümete atadığı kayyum Kemal Derviş'in sözcüsü olarak tanıdığımız Faik Bey atadan deden CHP memuru.
Dedesi Mustafa Faik Öztrak, 1920 ile 1946 yılları arasındaki tek parti rejiminde tam 8 dönem CHP'nin milletvekilliğini ve bakanlığını yapmış. Üstelik Öymenlerden daha fazla taşın altına elini sokmuş. Bugün CHP'nin tulum çıkardığı Tunceli'de yaşanan Dersim Katliamı'nın müstakbel İçişleri Bakanı.
Neyse belki de Faik Bey'in boşta yeğeni kalmamıştır.
Ya da Kemal Bey, Mustafa Kemal'in kurduğu partide Kemalistler de var mesajı vermek istemiştir. Ve dedesi gibi Kemalistliğinden sual edilmeyecek bir Cumhuriyet yazarını kendisiyle yarışma şerefiyle onurlandırmıştır.
Hem ne demiş Çin'in Milli Şefi Mao? Yüz çiçek açsın, bin fikir yarışsın!
Yeter ki açacak çiçekten, yarışacak fikirden Genel Başkan'ın önceden bir haberi olsun.
***
PUTİN, MANEVİ YEĞENİNİN KULAĞINI ÇEKMEDİ YA
Putin'in sağ kolu Medvedev, 11 Eylül'ün yıldönümünde "Onları korkutmak istemiyorum..." diyerek ABD'yi tehdit ediyor.
"Nükleer güçlerin bazıları cesaretlerini kaybedecek ve kitle imha silahlarını kullanmak için duygusal bir karar verecek" diyerek nükleer kulübün sürekli genişlediğinin ve önemli bir kısmının herhangi bir yükümlülüğe bağlı olmadığının altını kalınca çiziyor.
Bir iki gün sonra ise Kuzey Kore'nin nükleer lideri Kim Jong Un, içinde yok yok zırhlı trenine atlayıp Putin'le buluşmak için sınıra geliyor.
Putin'in, sürekli ABD'ye karşı füze denemesi yapan ve geçtiğimiz günlerde yeni silahını deneyen manevi yeğenine sakinleşmesi için nasihatte bulunmadığı kesin. Afrika'daki hamleleriyle Ukrayna'da açılan cepheyi genişletmeye çalışan Putin, Kafkaslar'da Ermenistan üzerinden hamle yapan ABD'yi Pasifik'te meşgul etmek istiyor.
Ve Kuzey Kore'nin menzilindeki Japonya, ABD için Ukrayna gibi rahatça kaderine terk edilecek bir müttefik değil.
***
İKİ İŞİ AYNI ANDA YAPABİLMEK SUÇ MU?
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in her sene yaptığı "Birliğin Durumu" konuşması sırasında AB Komisyonu'nun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Ylva Johansson örgü örerken kaydedilmiş.
AA'nın haberine göre bu kare "Kendi ekibi bile konuşmasına dayanamadı" yorumlarına neden olmuş.
Evet AB artık sıkıcı bir hikâye. Ama örgü örmek, konuşmayı dinlemeye engel bir faaliyet değil.
Ben de iş yaparken müzik dinlemiyorsam eğer podcast açıyorum, röportajları, makaleleri dinliyorum.
Herkes merdiven çıkarken sakız çiğnemeyen ABD'liler gibi olmak zorunda mı?
***
SİZLER TIRNAKLARINIZI YERKEN...
Yemekli 6'lı Masa'nın sakinlerinden Ahmet Davutoğlu, "Masada kimi zaman tasavvuftan, Nâzım Hikmet'ten, Kemal Tahir'den, Necip Fazıl'dan, Osmanlı tarihinden, Cumhuriyet tarihinden, Türkeş'ten, Erbakan'dan, Demirel'den konuştuk" demiş.
CHP'lileri delirtmek için yapıyor herhalde.