Beklenildiği üzere 2 Mart'taki 6'lı Masa toplantısında mutabakat metnine imza atan Meral Akşener yine beklenildiği üzere birkaç saat sonra da ittifaktan ayrıldı.
Ne var ki kimse ittifakı terk ederken bir tekme atıp masayı da devirmesini beklemiyordu.
Zira Kılıçdaroğlu'nun muhalefetin önünde takoz olduğuna dair bir manifestoyla kameraların karşısına geçen Akşener, giderayak Ekrem İmamoğlu'nun ve Mansur Yavaş'ın üzerine kendi ifadesiyle "ateşten gömleği" zorla geçiriverdi.
Başkanlara açıkça "Halkın size verdiği tarihi görevi üstlenin, genel başkanınıza bayrak açın, kopun gelin" diye boy verdi.
Tartışmalar sürerken sabah FOX TV'de Altılı Masa liderlerine basiret telkin eden İmamoğlu'nun böyle bir maceraya gireceğini sanmıyorum. Mansur Yavaş da hizbin adayı olmayı göze alacak bir profil değil. Toplumda karşılıklarının olduğuna inanan her iki isim de "yesinler birbirini" pozisyonunun keyfini çıkartacaklar.
Kemal Bey'in bu saatten sonra adaylıktan vazgeçmesi de siyasi intihar anlamına geleceği için ihtimal dışı görünüyor.
Oyların bölüneceğini gösteren bu tablo karşısında muhalif seçmende haliyle hayal kırıklığı hâkim.
Yalnızca siyasi refleksi taraftarlıktan farksız kemik tabandan bahsetmiyorum... Önündeki alternatifleri iyi niyet ve akılla değerlendiren, holigan siyasetinden uzak duran bir arkadaşım da dün gönderdiği tek cümlelik mesajla hislerini özetlemişti:
"Bir strateji yokmuş meğer."
Evet..
Aylardır analizleriyle bugünü, olacak olanı bire bir anlatanları yandaşlıkla, algı operasyonu yapmakla, halkı kandırmakla itham eden siyasileriniz, akıl hocalarınız, gazetecileriniz sizi kandırdılar.
Ne yazık ki, muhalefeti gasp edip oyalayan bu yapı her alanda tasfiye edilmedikçe de hayal kırıklarınızın sonu gelmeyecek.
Umarım bu şok ve yüzleşme, siyasetteki tortuların silinmesine, Türkiye'de iktidarın rasyonalleşemesine katkı sağlayacak bir muhalefetin oluşmasının önünü açar.
Uykudakileri uyandırır.
***
NASREDDİN HOCA FIKRASINDAN HALLİCE
Düne kadar Akşener ve İmamoğlu ile birlikte "Kılıçdaroğlu kazanamaz" algısını muhalif seçmene yedirmeye çalışıyorlardı...
Köşelerinden Kemal Bey'e "Aday olma, sokağa ve insan içine çıkamazsın" diye tehdit savuracak kadar ileri gidenler şimdi Akşener'i, Kılıçdaroğlu'nun adaylığına isyan edip masayı terk ettiği için "ihanetle" suçluyorlar.
Akıl alır gibi değil...
Akşener'in durumu sizce de biraz köylünün gazıyla Timur'un huzuruna çıkan, ancak dönüp arkasına baktığında kimseyi göremeyen Nasreddin Hoca'nın durumu andırmıyor mu?
"Kılıçdaroğlu aday olmasın" diyenler bir anda ortadan kayboldular.
Fıkrayı biliyorsunuz, Hoca uğradığı satışın acısını çıkarmış, altta kalmamıştı.
Bakalım Meral Hanım bu goygoycu ekibi deşifre edecek mi?
***
AKŞENER NE YAPACAK?
Son tahlilde 6'lı Masa'da HDP'nin varlığına itirazı olabilecek tek aktör İyi Parti'ydi. Azıcık imtiyaz için kırk takla atan diğerleri, bir şekilde ikna olurlardı.
Akşener'in sandalyeyi boşaltmasının ardından artık Kemal Bey'in adaylığına itirazı olmayan HDP masaya biraz daha sokulacak.
Peki Meral Hanım nereye oturacak? Yoksa tek başına ayakta mı duracak?
Acaba, şakayla karışık "Kazanacak adaysa sana ne ihtiyacı var, zaten kendi kendine kazanır. Kazanacak aday Recep Tayyip Erdoğan, o zaman git ona çalış. Bu siyaseten yanlış bir laf. Sayın Akşener'e saygısızlık etmek istemem, Millet İttifakı'nın içişleri de benim işim değil ama siyaseten sorunlu bir yaklaşımdır. Gerçekten sakil duruyor" diyen Sırrı Süreyya Önder'in önerisinden daha ciddi bir plan var mı kafasında?