Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Karşınızda alaylı değil okullu bir hesap uzmanı var!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Sen asıl alınması gereken yerlerden vergiyi alacaksın; uyuşturucu ticareti yapan adamdan vergi alacaksın, organ ticareti yapan adamdan vergi alacaksın..." önerisi üzerine başlayan tartışma çığ gibi büyüyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da teklife teklifle karşılık verdi:

"İstikametini tamamen şaşırmış. O zaman gel, şöyle bir uyuşturucu örgütünü kur, bir de uyuşturucu örgütü dışında organ mafyasını kur, hiç olmazsa devlet senden bir şeyler elde etsin. Başka bir işe yaramıyorsun. Dün bunu kendin, grup konuşmanda söyledin. Vergi konusunda da maliyede belli bir tecrübesi var. Dolayısıyla bu adımı atarsa belki bir işe yarar."
Kemal Bey'in yine yanlış anlaşıldığını açıklayan CHP'den günlerdir kurumsal düzeltmeler geliyor. Vekiller, CHP'li gazeteciler günlerdir çırpınıyorlar.
Özetle şöyle söylüyorlar: Vergi usul kanununun 9/2 maddesine göre vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş bulunması mükellefiyeti ve vergi sorumluluğunu kaldırmaz. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun önerisi makul!
Arkadaşlar hepimiz cips yiyen insanlarız. Birbirimizi kandırmaya çalışmayalım. Vergi hukukunun kanunla yasaklanmış fiilleri aklayabileceği "ihtimalini" değil bir hesap uzmanı ya da siyasetçi, azıcık mantığı olan kimse aklına getirmez.
Çünkü "tahmin de edilebileceği" üzere, bu suçlara konu olan faaliyetlerden elde edilen paraya pula zaten el koyulur. Mülkiyet de kamuya geçer.
Sonrasını da iktisadi ve idari bilimler fakülteleri öğrencileri için Muhammed Durdu'nun "kanunla yasaklanmış işlerin vergilendirilmesi ve kazanç müsaderesi" isimli makalesinden okuyalım:
"...Suç işlenmiş bile olsa bir kişi hakkında müsadere ya da mülkiyetin kamuya geçirilmesi neticesinde iktisadi bir kazanç olmadan vergilendirilme yapılması vergi adaletine ve mülkiyet hakkına aykırı bir durumdur... Zira kazanç müsaderesine ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine tabi tutulan bir gelir ortadan kalkmıştır ve vergilendirilecek bir kazanç da yoktur.
Ayrıca "Beceriksiz danışmanları yine Sayın Genel Başkanı yanılttı" diyen arkadaşlar da, Kemal Bey'in alaylı değil okullu bir hesap uzmanı olduğunu unutuyorlar sanırım.

***


MADEM VERGİLENDİRİLMİŞ KAZANÇ KUTSAL...

Gelin bu kez Kemal Kılıçdaroğlu'nun haklı olduğunu, hepimizin onu yanlış anladığını düşünelim. Ve uyuşturucu kaçakçılarının, organ mafyasının gelirinin vergilendirilerek kutsanması önerisinin makul mantıklı olduğunu kabul edelim...
Bu durumda kuşkusuz, vergiye teşvik için birtakım düzenlemelerin eksikliği de hissedilecektir.

Benim önerim uyuşturucu kartellerinin ya da organ mafyasının "faaliyet giderlerinin", harcamalarının vergiden düşülmesi. Tabii ki, rüşvet, cezaevinden adam kaçırma, avukat vurdurtma gibi "savunma harcamaları" için de aynısı geçerli olmalı.
Fatura işini de "rüşvetin belgesi olmaz" diyerek çözebiliriz.
Hoşunuza gitti mi, devam edelim mi?

***


HEM DE ÖZELLİKLE BAŞÖRTÜLÜ VE MUHAFAZAKâR KADINLARI ÖYLE Mİ!

Dün İçişleri Bakanı Süleyman Soylu gündemdeki "çıplak arama" iddialarıyla ilgili konuşuyordu:
"Türk Polis Teşkilatı'na bu iddiaları atan ispatlamazsa, namussuzdur, şerefsizdir. 'Çıplak arama' iftirasını atmak alçaklık ve namussuzluktur. Bunu Meclis kürsüsüne taşımak da kelimenin tam anlamıyla acizliktir."

Konuşmayı sert bulanlar var. Bence değil.
Düşünün AK Partili bir siyasetçisiniz, bakansınız ve "Çıplak arama özellikle başörtülü kadınlara mütedeyyin kadınlara idari pratik olarak uygulanıyor" suçlamasıyla muhatap oluyorsunuz...
Üstelik "benim başörtülü bacılarım" diyerek racon kesen de CHP'li Sezgin Tanrıkulu.

***


BU YARASA SİZE NETTİ KARDEŞİM?

Kuş gribinde, deli danada bu kadar nefret biriktiğini, "Allah'ın belası kuşlar, tavuklar, danalar" diye beddualar edildiğini hatırlamıyorum.
Koronayla anlaşıldı ki millet yarasadan nefret etmek için bahane arıyormuş. Görmüyor musunuz herkes, "Wuhan'da yarasa yiyen pis bir Çinli bu belayı dünyaya yaydı" diye başlayan masalın üzerine nasıl iştahla atladı.



Zavallı hayvan zaten sempatik değildi, Drakula filmleriyle falan korku öznesine dönüşmüştü. Şimdi hepten kalplerden silindi.
Evet, belki Çinliler gibi çorbasını içecek kadar değil ama, ben hâlâ çok sevimli buluyorum yarasaları. Şu fotoğrafa bakın sizin de yüreğiniz burkulmuyor mu?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA