Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya genelinde her yıl 5 milyon civarında grip vakası ortaya çıkıyor ve bundan kaynaklı ölümlerin sayısı 650 bini buluyor.
Pek çoğunuz gibi ben de grip olunca hastaneye gitmiyorum. Test yaptırmıyorum, hastalığıma tanı koydurma ihtiyacı duymuyorum. DSÖ'nün kayıtlarına da girmiyorum.
Bu gerçek ışığında, her yıl açıklanan grip vakası sayısının katbekat fazla olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ben DSÖ'nün bu sene açıklayacağı gribe bağlı ölüm sayısını merakla bekliyorum. Sizce kaç olur?
Sıfıra yakın mı?
Muhtemelen.
Zira bu yıl çok iyi korunduk.
Temizliğimize çok dikkat ettik.
Kolonyadan sarhoş olduk. Ağzımızda maske olmadan deniz kenarında, ormana hava almaya gitmedik.
Belirlenen saatlerde sokağa çıktık. Misafirleri kapıdan kovduk. İşyerlerimizi bile kapattık. Yetinmedik torunları dedelerine göstermedik. Akşam 10 oldu mu eve koştuk.
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Ama bu sene de yine bir solunum yolu hastalığı olan koronavirüsün pençesine düştük.
Tüm dünyada işyerlerine, metroya, AVM'ye, kent meydanlarına girerken insanların ateşini ölçtük. Öksüreni, tıksıranı, halsiz olanı hastaneye gönderip test yaptık.
Dolayısıyla açıklanan 52 milyon vaka sayısı griple kıyas yapmak için uygun bir veri değil. Ancak koronaya bağlı ölüm sayısının, 1 milyon 290 binle gribi ikiye katladığını söyleyebiliriz.
Tabii virüsün yeni bir tip olması, mutasyona uğraması gibi dezavantajlar nedeniyle ölümlerin ne kadarında yanlış tedavinin etkili olduğunu bilmiyoruz.
Ayrıca, medyanın körüklediği panik havası nedeniyle, normalde hastalığı evinde atlatabilecek vakaların, sağlık personeliyle temas ettiği gerçeği de ortada. Bu durum doktorların, hemşirelerin riskini, iş yükünü artırdı. Hayatını kaybeden sağlık personelinin sayısı normal zamanlardakini katladı.
***
Çok şükür, sağduyulu hekimlerin, bilim insanlarının tıbba ve siyasete terk etmelerini tavsiye ettiği panik havası tüm dünyada dağılmaya başladı.
3 Kasım seçimlerinden sonra daha az korkutucu panikletici korona haberi okuyacaksınız şeklindeki "kehanet" gerçek oluyor.
Daha geçen ay koronanın resmini kapaktan giren Time'a bakın. Onlar bile umutlu. Büyük reset kapağından sonra Biden'ın kazanma ihtimalinin artmasının ardından "iyileşiyoruz" müjdesini manşete çıkardılar.
Ardından aşı açıklandı. Üreticisi de bir Türk çiftmiş üstelik. Gurur duyduk.
Bir tek, "Ömür boyu maske takmaya alışsanız iyi edersiniz" tavsiyelerinin esin kaynağı Fatih Altaylı umutsuz.
Daha geçen gün "Hastaneler gırtlağa kadar dolu. Devleti, şehri, özeli kalmamış. Her yer fule yaklaşmış. Yakında sokaklarda öleceksiniz" diye "haykırıyordu."
Fatih Bey bitti artık, iyileşiyoruz dendi, görmüyor musunuz?