Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Oturmasını kalkmasını bilen Türkiye!

Hafta sonu gündem, oyuncu Ahmet Kural ile şarkıcı Sıla mevzuuna geri sardı.
Sebebi ise, Buket Aydın'ın Kanal D Haber'de, Sıla'nın "şiddet gördüm" dediği olaydan 18 saat sona çekilmiş görüntüleri yayınlaması.
Videoda, bir gece önce dayak yediğini iddia eden Sıla, arkadaşlarıyla eğlenirken görülüyor. Çok da neşeli. Haberde ayrıca, Sıla'nın aldığı darp raporundaki eziklerin, morlukların görülmediğinin altı çiziliyor.
Olayın başında genel olarak Sıla'nın yanında yer alan kamuoyu şimdi Kural'ın iftiraya uğramış olabileceği ihtimalini tartışıyor.
Olayı soruşturan savcılık sözünü ettiğimiz görüntüleri deliller arasına almış. Teknik incelemelerin ardından görüntülerin ne zaman çekildiği netleşince olay aydınlanacaktır.

***
Benim tavrımsa yine aynı ilkesel zemine dayanıyor...
Herkes dalgaya kapılıp Kural'a yüklenirken "bir durun" demiştim... Bu kadar az bilgiyle hayatları kaydıracak net kanaatlere varılmasına itiraz etmiştim...
Çünkü hiçbir özür, düzeltme, tekzip, olayın ardından işleyen linç mekanizması nedeniyle maddi manevi zarara uğrayan Kural'ın kayıplarını telafi edemezdi. Düşünsenize, Kural'ın ortağı nam-ı diğer arkadaş kurbanı Murat Cemcir bile yargısız infazın bedeli ödüyor. Adamcağız da yok oldu ortalıktan.
Dolayısıyla şimdi de peşin hükümde bulunmamak lazım diyorum. Belki de zor bir gece geçiren Sıla, ertesi gün arkadaşlarıyla kafa dağıtıyordur, o kadar. Kimilerimize garip gelse de bu da ne suç ne de ayıp.
***
Üçüncü şahıslar olarak, uzaktan gördüğümüz iki kişi arasında geçen şiddetli saniyeler hakkında ne çok şey biliyoruz değil mi?
Belki aranızda bu ilgiden yakınan "Başka mevzu mu kalmadı" diye yakınanlar bile var.
Ama kimilerine göre bu ilgi alaka az bile.
Baksanıza, altı üstü bir aşk hikayesinin orta yerine, "Kadının beyanı esastır" diye slogan atarak dalıveren, geçkin ve mutlaka sinirli politik ablalar, abiler, bu halkı kadına şiddeti umursamamakla suçluyor...
Ecnebi dergileri, "Türk kadınları baş kaldırmalı" manşetiyle çıkıyor.
Anaerkil toplum pratiklerinin dünya üzerindeki en belirgin izlerine hala rastlanılan Anadolu'da yaşasak da... Bu topraklarda doğmamız, inançlarımız ya da geleneklerimiz nedeniyle "kadın dövmeye meyilli yaratıklar" olduğunu kabul etmemiz isteniyor.
Öyle ki, ABD'de ve AB'de kadına şiddet oranlarının Türkiye'yi fersah fersah geride bıraktığını söyleyen "kadın düşmanı" ilan ediliyor. Başka konularda bilimsel olan istatistik bu tip olaylarda "her zaman doğruyu göstermez" diyerek küçümseniyor.
Sonuçta da bant yine sarıyor ve mağdur kadın oluyor. Çünkü, "oturmasını, kalkmasını bilecek canım" diye anılan kadın, Türkiye'nin oturmasına, kalkmasına karar vermek isteyen rakiplerine meze yapılıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA