Saadet Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu Sivas Katliamı tartışmalarında adı sıkça anılan bir isim.
Örneğin CHP il Başkanı Canan Kaftancıoğlu kendisini hiç unutmuyor.
Karamollaoğlu'nun aday olmadığı günlerde yazdıkları sanırım diri hafızasının kanıtı:
"Sivas Katliamı nedeniyle panel yapan bir kurumun Temel Karamollaoğlu'nu panelist olarak davet etmesi kaç puan? Katil aklama sanatı."
Şu "Katliam" mevzuunu genç arkadaşlarımız için biraz daha açalım...
2 Temmuz 1993'te, Pir Sultan Abdal etkinlikleri için kente gelen aydınlar ve sanatçılar Madımak Oteli'ne hapsedildi. Ardından kitleler provokatörler tarafından "Din elden gidiyor" denilerek otelin önüne yığıldı ve otel ateşe verildi.
37 kişi feci şekilde can verdi.
Bu provokasyondan sadece üç gün sonra PKK devreye sokuldu. Örgüt Sivas'ın komşusu Erzincan'ın Başbağlar köyünü "intikam" için bastı. 5 saat örgüt propagandası yaptıktan sonra tüm erkekleri kurşuna dizdiler, 29 kişiyi öldürdüler. Daha sonra köy ateşe verildi ve 214 ev, köy okulu, köy camii, halkevi yakıldı. Yakılan evlerde saklanan 1'i kadın 4 kişi de yanarak can verdi.
Döngü tamamlanmış... Türkiye Özal'ı, Uğur Mumcu'yu, Eşref Bitlis ve daha nicelerini yitirdiğimiz o karanlık yılı daha da ağır geçirmişti.
***
Ancak
Karamollaoğlu CHP ile birlikte "Millet İttifakı"nı kurunca bu mevzu bir anda solun gündeminden kalktı... Muhtemelen "
Yıllar içinde Temel Bey de değişmiştir" diye düşünmeye zorluyorlar
kendilerini.
Ama ne yapsalar boş... Söz dönüp dolaşıp oraya geliyor. Çünkü aslında ortada değişen hiçbir şey yok.
Karamollaoğlu da tavrını gizlemiyor. Geçenlerde bir televizyon programında aynen şunları söyledi:
"Katliam olarak vasıflandırmadım. Bu
üzücü bir hadisedir. Bu, hakikaten çok acı olarak tarif edilir. Ancak; katliam demek kasıtlı olarak ben bu insanları öldürmek için şunu yaptım denirse olur. Onun adı katliam olur. Ama orada bir
hadise meydana gelmiş; oteldeki perdeler yakılmış, arabalar yakılmış...
Arkasında da ateş bacayı sarmış. İçerideki insanlar da
benim hâlâ anlayamadığım pencereleri açmadıklarından dolayı insanlar ölmüş."
Öyle işte, perdeler tutuşmuş, ardından ateş bacayı sarmış... Hadise bu hadise... Onlar da camı açsalarmış canım!
***
Sivas Katliamı bizler için geçmişte kalmadı ama haklısınız, asıl
bugüne bakmak lazım. Çünkü Türkiye
yine zor günlerden geçiyor. Seçim atmosferi
de her türlü
provokasyona açık bir zemin oluşturuyor.
Örneğin dün Ankara'da
MHP'liler ve
Saadet Partililer arasında yaşananlar... Valiliğin yaptığı açıklamaya göre, MHP bayraklarının SP'liler tarafından indirilmesiyle başlayan gerginlik kavgaya dönüşmüş:
"Saadet Partisi taraftarlarının içinde bulunduğu 4 aracın olay yerine gelmesi ile tartışma büyüdü. Bu sırada
Saadet Partisi taraftarları içinde bulunan Mehmet Fethi Öztürk kendisine ait tabanca ile
havaya ateş açtı. Polisin olaya müdahale ederek tarafları ayırdığı belirtilen açıklamada, Mehmet Fethi Öztürk'ün de aralarında bulunduğu
yaralı 5 kişinin hastaneye sevk edildiği ifade edildi."
Aman dikkat... Birilerinin ateşi yine bacayı sarmış.