Diplomasi, teamüller, uluslararası hukuk falan umurlarında değil.
FETÖ'nün, PKKYPG'nin, DEAŞ'ın iplerini ellerinde tutanlar kimliklerini açık edecek işlere soyunmaktan çekinmiyorlar.
ABD Obama sonrası bile, elli yıllık müttefikinde kanlı bir darbe girişimine kalkışan FETÖ'nün tetikçi başı Gülen'i ülkesinde ağırlamaya devam ediyor.
Rusya, bir punduna getirebilse Moskova'da el sıkıştığı Türkiye'yi Suriye'de satacak.
TSK desteğinde ilerleyen ÖSO karşısında nal toplayan PKK-YPG, Menbiç'i Türkiye almasın diye Esad'a iade etmek için rejimle el sıkışıyor. Yani Türkiye'dense Şam'ın şekeri diyor PKK. "Hani derdiniz bağımsız Kürdistan'dı" diye soran Kürtlere ne cevap veriyorlar o da ayrı konu...
Terör grupları, başını kaldırıp diğer egemen devletler gibi Suriye'de güvenliğini koruyan Türkiye'nin ilerleyeceği bölgelere Rusya ve ABD bayrağı asıyorlar...
Evet, bu koalisyonun tek bir amacı var. O da Türkiye'yi bulunduğu noktada tecrit edip içerideki sorunlarla meşgul etmek ve bölgesel dengelerden pay istemesine engel olmak.
Türkiye'nin hükümet sitemini netleştirmeye ve düşmanlarını güçlü kılan yönetim modeline geçmeye çok yakınlaştığı 16 Nisan referandumu öncesinde de iyice arsızlaştılar.
Örneğin işi, Türk yargısının aradığı gazeteci kılıklı teröristleri konsolosluklarında saklayacak kadar ileri götüren Almanya, Türkiye'deki referandum kampanyasına katılıyor.
Nasıl mı?
Şöyle. Almanya'daki terör toplantılarına Kandil'in teröristlerin telekonferansla katılmasına izin veren Berlin'in bugünlerde yegâne vize ve izin koşulu "hayırcı" olmak.
Tüm Türkiye'yi temsil eden Cumhurbaşkanı'nın ve Cumhuriyet hükümetinin bakanlarının Almanya'daki etkinliklere katılmasına izin vermeyen Merkel'in, CHP ve HDP'nin ülkesindeki hayır toplantılarına salon bulmak için bu denli hevesli çırpınması açık bir kanıt.
Dün Hollanda da Almanya gibi hayır kampanyasına destek vereceğini açıkladı.
Ama avuçlarını yalayacaklar.
Bu toprakların değerini kavrayan hiçbir yurtsever Türk, ülkesinin düşmanlarının hayır'ından hayır ummaz.
***
CHP Baykal'ın yolundan gitmeli
Almanya'nın, Adalet ve Ekonomi bakanlarımızın ülkesindeki etkinliklere katılmasına izin vermemesi bir partinin sorunu değil.
Bu terbiyesizlik hepimize, Türkiye'ye yapıldı.
Daha önce Almanya'da HDP ile bazı "hayır" etkinliklerine katılan CHP'den dün yükselen bir ses, bu bilincin oluşmaya başladığının göstergesi.
Evet, Deniz Baykal'dan geldi yine o ses. Deniz Bey, Almanya'nın Filderstadt kentindeki "hayır" kampanyasını iptal ettiğini açıkladı.
Bakalım diğer CHP'li vekiller de Almanya'ya "hayır" diyebilecekler mi?
Yoksa "planlar" çok önceden mi yapıldı?
***
HDP gülüyor YPG vuruyor
Peki, HDP'nin "hayır" kampanyası nasıl gidiyor?
Bu sorunun cevabını yalnızca Türkiye içerisinde aramak doğru değil.
Zira biliyorsunuz, onların derdi, içerideki Kürt seçmeni ikna etmekten ziyade uğruna çözüm masasını devirdikleri PKK-YPG devletinin bekası.
Şimdiki taktikleri ise içerideki Kürt seçmen nezdinde itibarı olan Barzani'ye ve diğer Kürt gruplara HDP maskesiyle gülümseyip, YPG eliyle de vurmak.
Örneğin daha dün PKK-PYD, KDP Merkez Komite üyesi Abdurrahman Apo'yu evinden kaçırdı.
Hakim oldukları Rojava'da da, ENKS gibi, PKK'lı olmayan Kürt partilerin binalarını yakıp yıkıyorlar.
Ne demişler, ayının kırk türküsü var kırkı da armut üstüne.
HDP- PKK'nın hayır kampanyası da böyle oluyor işte.