Seçimler öncesi beş kuruş harcamadan tüm dünya basınında yer almayı başaran Trump performansını devam ettiriyor.
Haftanın son iş gününde attığı İran ile ilgili tiwitiyle de dünyanın hafta sonu gündemini kapattı yeni Başkan.
Trump'ın "Obama kadar kibar olmayacağım.
İran ateşle oynuyor" dediği mesajı bir anda ortalığı karıştırdı.
Obama döneminde her şeyin rol icabı yapılmasına alışanlar telaşlı. Başkanın Twitter şifrelerinin kendisinden alınıp uzman, diplomasi dilini gözeten bir ekibe verilmesi gerektiğini söyleyenler var.
Ne var ki cin şişeden çıkmış görünüyor. Zira ABD başkanlığında oturan birinin tiwit atamasa bile yapacakları var. E yaptıkları en iyi yaptıkları işin de savaş olduğunu tüm dünya biliyor.
Dolayısıyla Trump'ın çıkışı üzerine gözler hemen İran'a çevrildi.
İran cevabını Dışişleri Bakanı üzerinden verdi. Muhammed Cevad Zarif de Twitter'dan: "İran, güvenliğini halkından sağladığı için tehditlerden etkilenmez. Asla savaş başlatmayacağız. Sadece kendi savunma araçlarımıza güvenebiliriz" dedi.
Ve ekledi:
"Silahlarımızı meşru müdafaa haricinde hiç kimseye karşı kullanmayacağız."
Evet, ABD ve İran arasında çalan savaş çanlarının şimdiki görünür nedeni yine Tahran'ın elindeki "silahlar."
Trump sertliğine gerekçe olarak İran'ın geçen pazar balistik füze denemesi yapmasını gösteriyor. Zira 2015 tarihli BM kararıyla İran'a, nükleer başlık taşıyabilecek balistik füze konusunda hiçbir faaliyette bulunmaması ve füze denemesi yapmaması yönünde yasak getirilmişti.
Füzelerin nükleer başlık taşımadığını söyleyen İran ise, Trump'ın vize sınırlamasına dahil edildiği için ülkeye gelen ABD'li sporcuları almamak gibi yeni misillemelerin peşinde.
Peki, gerginliğin görünür sebebin ötesinde ne var.
Ne oldu da Obama döneminde düzelen İran ilişkilerini Trump yeniden geriyor?
Cevap soruda gizli. Yeni Başkan, Obama döneminde özellikle Ortadoğu'da yapılan gizli açık ittifakların ABD'nin asıl sorunu olduğunu düşünüyor.
Trump, kendisine tuzak gördüğü bu ilişkilerin ulusal çıkarlara katkısı olmadığı gibi, ABD halkına da yük olduğu görüşünde.
Obama'nın kendisine uygulanmasını tavsiye ettiği, PYD'ye silah yardımını içeren Rakka'yı DEAŞ'tan kurtarma planını rafa kaldırması da bu yüzden.
Bu süreç Türkiye'nin Ortadoğu'daki rolüne ve terörle mücadelesine dair pek çok fırsatın kapısını aralayabilir.
Yeter ki içeride sağlam durup sağduyulu ve akıllı davranalım.