PKK'ya yakın ANF isimli haber ajansı, hafta sonu örgütün üst düzey yöneticilerinden Cemil Bayık'ın çarpıcı bir beyanına yer verdi. Bayık pek çok yayın organı tarafından görülen açıklamasında, Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Hüseyin Çelik gibi isimlerle ilgili olarak şu değerlendirmede bulundu.
"AKP'de şimdi kuruluş felsefesine sahip çıkan bir ekip var. O ekip Tayyip Erdoğan ve Davutoğlu'nun yürüttüğü politikaları doğru bulmuyor. O ekip kuruluş felsefesine dönmek istiyor. Tayyip Erdoğan mevcut politikaları ile AKP'yi de Türkiye'yi de uçuruma sürüklüyor. Bu ekibin hem AKP'yi hem de Türkiye'yi felaketten kurtarması gerekiyor. Eğer bu ekip demokratik değerlere sahip çıkar, askeri faşist politikalardan vazgeçerse biz bu çabaları destekleriz. Çünkü Erdoğan ve ekibi faşizmi geliştiriyor. Milliyetçi ve tekçidir, savaşı esas alıyor. Şiddeti, katliamları ve göçertmeyi esas alıyor. Bunlar Türkiye'yi faşizme götüren, dışarıda tecrite götüren uygulamalardır. Türkiye'yi Suriyelileştiriyor ve Iraklılaştırıyor. AKP içindeki eğilim Erdoğan ve Davutoğlu'nun bu politikasına dur derse kendileri için de Türkiye için de olumlu olur. (...)"
Aynen öyle, bu günleri de gördük! Birisi çıkıp, sadece son birkaç ayda, kim bilir kaç askerin, polisin ve sivilin ölüm emrini veren bir teröristin, AK Parti'ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı kurulacak koalisyona, partinin kurucularından ve Cumhurbaşkanlığı yapmış isimler arasından "adaylar" önereceğini söylese inanmazdık değil mi?
Ama oldu işte. Elbette Bayık'ın söz konusu açıklamaları kastedilen siyasetçilerden bağımsızdır. Muhtemelen içlerinden bazıları Kandil'e gereken cevabı da verecektir. Zira sık sık her konuda kameraların karşısına geçip eleştirel açıklamalar yapıyorlar hatta yazılar yazıyorlar.
Ne var ki insan, Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçileceği 10 Ağustos 2014 seçimlerinin hemen öncesinde zamanın Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, muhalefetin çatı adayı olarak önerdiği Ekmeleddin İhsanoğlu ile ilgili olarak söylediklerini hatırlamadan edemiyor. Bu kez alıntımız başka bir ajanstan, Anadolu Ajansı'ndan gelsin:
"Ben duygusallığı ön planda tutan bir insanım. Siyasette duygusallığa yer yoktur diyenler de var. Ama duygusal bir yönümüzün de olması lazım. Şimdi ben Ekmeleddin İhsanoğlu olsaydım ve Sayın Kılıçdaroğlu bana Cumhurbaşkanı adaylığı için gelseydi önce ben kendimi bir yoklardım bende bir eksiklik mi gördüler acaba diye. Beni niye aday yapacaksınız siz? Recep Tayyip Erdoğan'a veya Abdullah Gül'e karşı. Onlar kazanmasın da siz kazanın diye arkanızda duracağız. Bu insanlar kim?" (28 Haziran 2014/AA)
Evet, Bülent Bey sonuna kadar haklı. Ben de benzer bir durumla karşılaşsam, PKK bana destek vereceğini açıklasa, kendisinin iki yıl önce söylediği gibi, "Beni destekleyen bu insanlar kim" diye uzun uzun düşünürdüm. Ardından da "önce kendimi yoklar ve bende nasıl bir eksiklik gördüler ki" diye kaygılanırdım.
Tıpkı, Abdullah Gül'ün o meşhur eski bir twitinde de söylediği gibi değil mi, "İnsan gerçekten hayret ediyor." (7 Nisan 2011)