Bu ülkenin tarihinde siyasetçiler tüm politik kariyerleri boyunca hep "mevcut ahval ve şerait" içinde siyaset yapmaya çalıştılar. Hep askeri vesayet altında yaşadılar. Her zaman "İyi saatte olsunlar" hazretleri siyasetçilerin ensesinde boza pişirdi...
***
Türk siyasi hayatında "
İyi saatte olsunlar" hazretlerinin saltanatına son veren kişi Recep Tayyip Erdoğan oldu. Siyaset kurumunun ve siyasetçilerin üzerindeki tüm vesayeti ortadan kaldıran ve kendinden sonra gelecek tüm siyasetçileri de özgürleştiren yolu Erdoğan açtı...
***
Bundan böyle kendi başarısıyla yani kendi et ve tırnaklarıyla gerçek bir siyaset adamı gibi yardıra yardıra demokratik yolla seçilerek bir yerlere gelen siyasi liderin üzerinde hiçbir vesayet olmayacak. "
İyi saatte olsunlar" mekanizması bu ülkede artık bitmiştir...
***
AK Parti içindeki Sadettin Bilgiç'lerin kendi mahfillerinde "
Ama şimdi de üzerimizde Erdoğan vesayeti var" sözlerini söylediğini biliyorum. Bunu diyenler kendi mücadeleleriyle, kendi etleri ve tırnaklarıyla siyasette bir yerlere gelebilmiş olsalardı zaten böyle zavallıca sözler etmezlerdi...
***
Ona buna şişirme kitaplar yazdırarak siyasi tarihe geçilmez. Et ile kan ile gerçek mücadeleyle tarihe geçilir. Sadettin Bilgiç de kendisinin Demirel'den çok daha üstün lider meziyetlerine sahip olduğuna dair kitaplar yazdırdı ama siyasi tarihe geçen tüm hayatı dehşet bir mücadeleyle geçen Süleyman Demirel'dir...
***
O beğenmediğimiz hatta korkak bulduğumuz Demirel'in 10'da 1'i siyasi liderlik yeteneği ve cesareti olmayanlar, hiçbir konuma kendi başlarına gerçek bir mücadeleyle gelemeyenler ancak Erdoğan'ın dedikodusunu yapar ama bir yandan da "
Erdoğan ölürse önümüz açılır" sinsi hesaplarına girerek suspus otururlar...
***
Bu tür adamlar "
gerçek siyasi aktör" değildir. Mesela benim
de her zaman aleyhinde olduğum
Demirel gerçek bir siyasi
aktördür. Beğenin beğenmeyin
adam gerçek bir siyasetçiydi.
Düşer kalkar yenilir
ama hep mücadele eder.
"
Armut piş ağzıma düş"
diye bekleyen kişi gerçek
bir siyasetçi hatta gerçek bir
karakter bile değildir...
***
O yüzden bu ülkede yeni siyasal devrimleri yapacak adam yine Erdoğan'dır. Türkiye Erdoğan'la demokratik devrimi yapıp vesayeti bitirmiştir. Türkiye hukuk devrimini de Erdoğan'la yapacaktır. Şu an hukuk devleti değiliz ama olacaksak Erdoğan ile olacağız...
***
Türkiye ekonomik devrimini Erdoğan'la yaparak fukaralıktan kurtulmuş ve satın alma paritesi cinsinden IMF rakamlarıyla kişi başı 25 bin doları bulmuştur. Türkiye hürriyetler devrimini de Erdoğan'la yapacaktır. Türkiye Erdoğan'la hak ettiği özgürlükçü hukuk rejimine kavuşmak zorundadır aksi halde Türkiye ayakta kalamaz...
***
Türkiye halkının çoğunluğu tüm bilimsel araştırmalara göre her geçen gün daha çok hukuk ve daha çok özgürlük talep ediyor. Herkes bu iki şeyi istiyor: Hürce düşünmek, hürce konuşmak ve adalete güvenmek...
Önümüzdeki dönemde yapılacak hukuk ve özgürlükler devrimini Erdoğan değil de şu adam yapar diyen varsa beri gelsin...
***
Şu anki zor dönemeci aşarak Türkiye'nin özgürlükçü demokratik hukuk rejimine tam geçişini Erdoğan değil de şu adam sağlar diyen varsa beri gelsin...
***
Önümüzdeki 10 yıl yine Erdoğan yılları olacaktır ve Erdoğan da milletinin çoğunluğunun talepleri doğrultusunda küllerinden doğan, özgür ve demokratik hukuk rejimine dayalı bir ülke yaratmak durumundadır. Türkiye için başka çare yoktur...