Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RASİM OZAN KÜTAHYALI

Korkunç bir kumpasın somut belgesi

7 bin kişinin düzmece şekillerde dinlendiğinin ortaya çıkması büyük skandal. Bu rezaleti ortaya çıkaran Star ve Yeni Şafak'ı kutluyorum. Bu büyük haber SABAH'ın dünkü manşetinin açığa çıkardığı skandal hakkında bile konuşturmadı. SABAH dün Ankara eski Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'e yapılan korkunç kumpasın somut ıslak imzalı belgesini yayınladı. Paralel örgüt hiyerarşisine dahil olmayı reddeden Özdemir, 2010'da uydurma bir davayla 4.5 ay içeri alındı sonra da polislik hayatı bitti. Davanın devamında beraat etti ama o arada oldu olan. Kumpasın bu kadar açıkça ortaya çıktığı bir belge az bulunur. Fakat öyle fırtınalı bir gündemdeyiz ki böyle bir olay arada kaynayabiliyor. Fakat Abdurrahman Şimşek'in bu özel haberi çok önemli.

***

Yakın zamana kadar Muş İl Emniyet Müdürü olan Muharrem Durmaz'ın ıslak imzasını taşıyan bu özel ileti belgesi, özel polis kuryesi tarafından Ankara Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekin'e gönderilmiş. Bu kritik belgedeki imzanın Muharrem Durmaz'a ait olduğu, İstanbul Üniversitesi Adli Bilimler ve Grafoloji Uzmanı Öğretim Görevlisi Şahin İplikçi tarafından hazırlanan bilirkişi raporuyla da ispatlandı.
***

Orhan Özdemir'in Ankara İl Emniyet Müdürü olduğu dönemde İstihbarat'tan sorumlu İl Emniyet Müdürü Yardımcısı olan Muharrem Durmaz'ın Savcı Cemal Tuğtekin'e gönderdiği belgede Orhan Özdemir'e kurulan kumpas aynen şu cümlelerle anlatılıyor:
"Değerli savcım Cemil Tuğtekin... Geçen hafta hâkim arkadaş aradı, bir araya geldiğimizde (Ankara) İl Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'le ilgili evrak üretilmesi için bazı stratejiler üzerinde tartışmıştık. Bununla ilgili İstihbarat Şube Müdürlüğü'ndeki yetkili personelimizle ve dairemizdeki mesai arkadaşlarımla aşağıda açıklayacağım planı uygun görürseniz icraata geçiyoruz. Farklı görüşünüz olursa kurye olarak gönderdiğim arkadaşla not alarak bana iletebilirsiniz. Telefon görüşmesi yapmayalım. Görüşmelerinizi malum benzin istasyonunun kafeteryasında yapalım."
***

Durmaz, kumpas senaryosunu, yazının hemen girişinde itiraf ettikten sonra Orhan Özdemir aleyhine tanıklık yapacak isimlerin nasıl belirlendiğini de anlatıyor. Bu arada mektubun gönderildiği Savcı Cemil Tuğtekin, aynı zamanda Orhan Özdemir'i Kayseri'de sürdürülen soruşturmaya dâhil eden savcı. Durmaz mektubunda devamla, Özdemir aleyhine tanıklık yapma planını şöyle ifşa ediyor:
"Kayseri'ye donanımlı bir ekip gönderdim. Orada bağlantı kuracağımız bir isim verirseniz Orhan Özdemir'le ilgili aleyhte tanıklık yapabilecek şahısları tespit edip rapor haline getirmeyi düşünüyoruz. Daha sonra bu raporu bir ihbar mektubuyla devletin her kademesine gönderme düşüncemiz var. Orhan Özdemir'le ilgili daire mutemetlerimizle görüştük. Orhan Özdemir'in mal beyanı, soruşturma dosyaları, aldığı cezalar gibi doneleri toplatıyorum. İhbar mektubumuzda bunlardan ayrıntılı bahsedip eklerine belge de koyup ihbarın inandırıcı olmasının sağlamak istiyoruz. Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesi olayı ile ilgili illerin istihbarat şube müdürlerine baskı yapıp Orhan Özdemir hakkında aleyhte ifade vermeye ikna ettik."
***

Bu cümleden sonra Muharrem Durmaz, kurulan kumpası "Konu gündeme geldiğinde plan kusursuz işleyecektir" diyerek yine itiraf ediyor. Mektubun sonraki cümleleri ise Özdemir'in makam odasına birden fazla böcek yerleştirildiğini gösteriyor. Orhan Özdemir'in odasına böcek yerleştirildiği dönemde Ankara İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı olan isim ise Şırnak İl Emniyet Müdür Yardımcısı Zeki Güven. Mektupta böcek itirafından hemen sonra da soruşturmayı yürütecek özel yetkili hâkim ve savcılarla ilgili şantaj malzemelerinin oluşturulma planı da şöyle anlatılıyor: "Emniyet müdürünün özel kalemindeki arkadaşımızın makam odasına gerekli faydalı böceklerimizi yerleştirdik. Emniyet müdürünün nefesini takip ediyoruz. Bu kayıtları yeri geldiğinde internette servis etmeyi planlıyoruz."
***

Bilirkişi raporuyla sabit hukuki değeri olan bu belgenin normalde yeri göğü inletmesi gerekir. Ama bizde Hürriyet gazetesi başta olmak üzere herkes suskun. İşte bu kirli ittifaklar yüzünden yakın zaman içinde bazı medya aktörleri rasfiye olacak. Çünkü kendi kendilerini bitiriyorlar. Hiçbir meşruiyetleri kalmadı artık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA