Türkiye'nin en iyi haber sitesi
KEREM ALKİN

2024’te ‘Emniyet Kemerinizi Takın’ -1

Bu yazıdan itibaren, üç yazı boyunca Sizlere 2024'te 8 milyarı aşan dünya nüfusunu, kıtaları ve bölgeleri zorlayacak 10 zorlu etabı aktaracağız. Bu 10 zorlu etaptan ilki 'iklim krizi ile mücadele ve finansmanı'. 2024'te de küresel iklim krizi en popüler başlıklardan birisi olmayı sürdürecek. Ancak, dünyanın her noktasında iklim koşullarına, hava koşullarına yönelik bunca anormallik yaşanmasına rağmen, hala 'iklim değişikliği'nin bir yalan, bir safsata, bir kurgu olduğunu ifade eden insanların olduğu bir dünyada, küresel iklim kriziyle mücadele için uluslararası farkındalık ve ortak mücadele kararlılığı oluşturma savaşı devam ediyor. En büyük sorun ise, yeşil dönüşüm, iklim dönüşümünün finansmanı. Uluslararası kalkınma bankaları ve ticari bankalar dünyasında, temiz ve yeşil enerji, iklim dönüşümü odaklı yatırımları finanse etmek üzere iştah arttırıcı adımlar ve düzenlemeler hala çok zayıf. Bu nedenle, 2024 iklim dönüşüm finansmanı için tarihi adımların atılabileceği bir yıl olabilir.
2024'ün ikinci zorlu etabı neredeyse tüm kıtalarda seçim olacağı gerçeği. Tam bir 'Seçimler Yılı'ndan söz ediyoruz. Önümüzdeki yıl, 70'den fazla ülkede, 4,2 milyar insanın başkan veya cumhurbaşkanını, merkezi hükümetini veya yerel yönetimini seçmek için sandık başına gidecekleri bir yıl. Dünya nüfusunun 8 milyarı daha 2023'te yeni geçtiğini dikkate aldığımızda, modern tarihin demokrasi ile bezenmiş son 100-150 yılı açısından, ilk kez küresel nüfusun yarısından fazlası aynı yıl oy kullanacak.
Herkesin umudu, küresel meseleler için birbiriyle daha uyumlu çalışacak liderlerin ev hükümetlerin seçilmesi yönünde. Ancak, ülkelerin ve ülkelerin bulunduğu bölge ve kıtaların kendine özgü sorunları o kadar derinleşmiş durumda ki, seçmenlerin küresel meseleleri de gözetecek şekilde oy kullanmaları doğal olarak kolay gözükmüyor. ABD'nin başkanlık seçimi ise, küresel jeopolitik ve jeoekonomik meselelerin seyri açısından hayli kritik olacak. Seçilecek başkan ABD'yi çok taraflı sistemde güçlü bir aktör mü yapacak, ABD daha da içine mi dönecek; tüm dünya bunu merak ediyor, edecek.
2024'ün üçüncü zorlu etabı ise, önümüzdeki yılın Avrupa için gerçek manada bir 'meydan okumalar' yılı olacağı gerçeği. Avrupa'nın en gelişmiş ülkeleri açısından dahi, iki siyah kuğu, önce 'Kovid-19, ardından Rusya-Ukrayna Savaşı sosyo-ekonomik sorunları derinleştirmiş durumda. Bu nedenle, Avrupa Birliği'nin kamu mali disiplin kuralları ile, sosyo-ekonomik sorunların üstesinden gelmek için hane halkı ve KOBİ'lere yapılması elzem olan kamu mali destekleri arasında, Avrupa sıkışma yaşayacak. AB üyesi ülkeler bir yandan da 'mali kuralları uyumlaştırma' adına adımlar atıyor. İşin ilginç boyutu, bu sıkışma Avrupa'da seçim sonuçlarını da derinden etkiliyor ve göç konusundaki tartışmaların da etkisi ile, sağ eğilimli partilerin güçlenmesine sebebiyet veriyor.
Avrupa, aynı zamanda dağılmış bir Yugoslavya'da 1990'larda yaşanmış insanlık trajedisi ve soykırımlar sonrasında, 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez sıcak bir savaşın etkileri ile de boğuşuyor. Rusya-Ukrayna Savaşı Avrupa'ya bir tarafta ağır bir enerji krizi, diğer tarafta gübre ve tarımsal ürünler açısından hayli ciddi bir tedarik krizi ve yetmezmiş gibi, imalat sanayinde de pek çok ara mamul ve yedek parçanın temin edilememesi olarak döndü. Yetmezmiş gibi, içeriden ve dışarıdan, AB Komisyonu ve Avrupa ülkeleri, bir yandan Ukrayna'ya uzun bir mücadele için gereken askeri ve ekonomik desteği sağlanması konusunda, diğer yandan da nihai AB üyeliğine giden yolu hazırlamak konusunda baskı altında. ABD'deki 2024 başkanlık seçimleri sonrasında, seçilen yeni başkan Ukrayna'ya eğer desteği çeker ise, yalnız kalacak Avrupa için süreç daha zorlu olacak. Çarşamba günü devam edeceğiz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA