Milli Eğitim Bakanlığımız ile Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) birlikte gerçekleştirdiği, "Geleceğe Hazır Bir Mesleki Eğitim ve Öğretim Sistemi İnşa Etmek: Türkiye'de Mesleki Eğitim ve Öğretim Reformlarının Deneyimlerini Öğrenmek" temalı Zirve, 21. Yüzyıl'ın 'mobilite', 'dijitalleşme' ve 'sürdürülebilirlik' ile çevrilmiş küresel rekabet ortamında, 'mesleki eğitim'in vazgeçilmezliği, içeriğinin ve kalitesinin neden ve nasıl yükseltilmesi gerektiği konusunda çarpıcı tespitlerin paylaşıldığı bir etkinlik oldu. Türkiye'nin girişimleri ile 2021'de açılan ve çok sayıda bölgesel ve küresel toplantıya ev sahipliği yapmaya başlayan OECD İstanbul Merkezi çatısı altında zirvenin gerçekleştirilmesi, bilhassa Milli Eğitim Bakanlığımızın son 1 yılda başardığı mesleki eğitimdeki 'zihinsel dönüşüm'ün uluslararası katılımcılarla paylaşılması adına anlamlıydı
Yaşam boyu eğitim ve yerinde eğitim yaklaşımlarını Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, aday ülkeler ve AB'ye komşu ülkeler nezdinde işbirliği bazlı olarak geliştirmek üzere kurulmuş olan Avrupa Eğitim Vakfı'nın (ETF) da katkı sağladığı zirvede, dünya genelinde milyonlarca genç için ve konvansiyonel sektörlerden, 'dijitalleşme'yle birlikte, yeni yükselen sektörlere geçmek isteyen çalışan kesim açısından mesleki eğitimin her zamankinden daha da vazgeçilmez olduğu, Türkiye'den ve dünyadan somut örneklerle, ele alındı. Milli Eğitim Bakanı Özer, OECD üyesi ülkelerde eğitimin başarısının en önemli unsurlarından birisinin 'kitleselleşme' olduğunu hatırlatarak, bölge ve gelir farkı gözetmeksizin, Türkiye'nin son 20 yılda 'eğitimde kitleselleşme' adına büyük bir başarıya imza attığını; mesleki eğitimde son 1 yılda rekor seviyede yakalanan başarıların 'kitleselleşme'yi OECD düzeyine taşıdığını vurguladı.
Bakan Özer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde gerçekleştirilen devasal atılımla, 2000'li yıllarda yüzde 11 olan okul öncesindeki okullaşma oranının yüzde 98'e, ilkokulda okullaşma oranının yüzde 99,63'e, ortaokulda okullaşma oranının yüzde 99,44'e ulaştığın hatırlatarak; özellikle, '4+4+4 Reformu'ndan sonra ortaöğretimdeki okullaşma oranlarında devasa bir artış olduğuna dikkati çekerek, 2000'li yıllarda liselerdeki okullaşma oranı yüzde 44 iken bugün oranının yüzde 95'e çıktığının altını çiziyor. Bu oranlar, Türkiye'nin OECD düzeyini yakalamak noktasında önemli bir atılım gerçekleştirdiğini de göstermekte. Mesleki eğitimi Türkiye'de cazip kılmak için 'inovatif' çözümler ve adımlar atılması gerekiyordu. Mesleki eğitimde son 1 yılda gerçekleştirilen zihinsel dönüşüm', mesleki eğitim merkezlerinde 159 bin olan çırak, kalfa sayısını bir anda 1 milyon 108 bin düzeyine taşıdı ve yıl sonunda 1 milyon 200'e ulaşması bekleniyor.
Bir o kadar önemli detay, LGS performanslarında, ilk kez sınava giren öğrencilerin en iyi yüzde 1'inden meslek liselerine yüksek oranda tercih sıçraması yaşandı. 25 Aralık 2021'de iki önemli kanun değişikliği sayesinde, daha öncesinde işveren üzerine yük olan asgari ücretin öğrencilere verilen payının tamamını devlet tarafından karşılanmaya başlandı. 2022'de 7 uluslararası mesleki teknik Anadolu Lisesi kurarak, Türkiye ilk kez mesleki eğitime uluslararası öğrenci almaya başladı. Türkiye, mesleki eğitimde 'inovatif' adımlarla, ülkesini 'inovasyon'a dayalı küresel rekabetin gerisinde bırakmak istemeyen pek çok ülkeye Avrasya'da öncülük etmeyi sürdürecek. Zirveye Avusturya, İsviçre, Arnavutluk, Azerbaycan, Mısır, Hırvatistan, Fas, Slovakya, Gürcistan gibi ülkelerin yanı sıra uluslararası birçok kuruluştan katılım bunun da net kanıtıydı. Eğitimde 'inovatif' yaklaşım, Türkiye'yi Avrasya'nın da en 'inovatif' ülkesi yapacak.