Dünya nüfusu 2050'de 10 milyar insana ulaşacak bir seviyeye hızla ilerlerken, ortaya çıkacak devasal boyuttaki tarımsal ürün ve gıda ihtiyacını karşılamak, bu düzeyde bir dünya nüfusunu beslemek mevcut üretim metotlarıyla imkansız. Dünyanın büyük bir bölümünde kullanılan geleneksel veya konvansiyonel tarım üretimi metotlarının ötesine geçmek gerekiyor. Daha da önemlisi, üretimde yeni teknolojiler devreye girecek olsa da, esas tarımsal ürünlerde ve gıdada israfı önlemek ve tüketicinin tercih ve davranışlarını değiştirmek, tarım ve gıdada sürdürülebilirliği yakalamak adına bir o kadar önemli.
Eldeki ekilebilir tarım alanlarını korumak ve geliştirmekten, tarımsal alandaki dikim metotlarını değiştirmeye; büyük verim kayıplarının yaşandığı hasat sürecinden, tarımsal ürünlerin paketlenmesi, doğru koşullarda depolanması, tüketim merkezlerine en verimli şekilde ulaştırılmasına kadar bütünüyle yeni teknikler, yeni yaklaşımlar gerekmekte. Tüketicinin bilinçlendirilmesi, gıda ürünlerinin tüketici açısından güvenilir kılınması da hayati önem taşıyor. 7 Haziran Uluslararası Gıda Güvenliği Günü nedeniyle, Birleşmiş Milletler Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) açıkladığı veriler, dünya çapında her yıl 400 binden fazla insaın bozuk gıda tüketimi nedeniyle hayatını kaybettiğine işaret ediyor.
DSÖ'nün raporda bir araya getirdiği veriler, küresel ölçekte yaklaşık her 10 kişiden biri yılda en az bir kez bozuk ya da temiz olmayan; bakteri, virüs, parazit üremesine maruz kalmış veya sağlığa zararlı kimyasal maddeler bulaşmış gıdaları bilmeyerek, bazen de acıdır ki bilerek tüketmekten dolayı hastalanıyor. Kuruluşun raporuna göre, gıda güvenliği adına, her ülkenin kendi vatandaşlarını bilinçlendirmek adına 1 euro harcayarak yapacağı bilinçlendirme çalışması, iş hayatının aksamaması ve iş kaybı yaşanmaması sayesinde, 10 euroluk bir verimlilik kazandıracak.
Rapor, gelir ortalamasının düşük ya da orta seviyede olduğu ülkelerde, gıda zehirlenmesi veya benzeri nedenlerden dolayı yaşanan üretim ve ekonomik kaybın küresel boyutunun yıllık bazda 95 milyar dolar olduğuna dikkat çekiyor. Ortalama yaşam standardı göreceli yüksek olan Avrupa'da dahi sağlıksız gıda tüketiminden dolayı, her yıl ortalama 23 milyon insan hastalanıyor ve 5 bin insan yaşamını yitiriyor. DSÖ rapordaki verilerinin buzdağının görünen kısmı olabileceğini, gıda bozulmasından veya zehirlenmesinden hastalanan veya ölenlerin sayısının daha da vahim olabileceğini belirtmekte. Türkiye, tarım ve gıda üretimindeki imkân ve kabiliyetlerini gelecek için seferber etmeli.