Ocak ayının 15'inde Avrupa Kulüp Birliği (ECA) resmen kuruldu. Futbolu yöneten FIFA ve UEFA'nın da tanıdığı ECA bu iki kurumla kulüpler arasındaki mesafeyi azaltacak, ilişkileri geliştirecek. ECA, UEFA'ya üye 53 federasyondan 103 kulübün katılımıyla oluşacak. Her federasyondan kaç kulübün üye olacağı iki yılda bir UEFA sıralamasına göre belirlenecek. Türkiye, şu andaki yerine göre üç kulüple ECA'ya girecek.
Lig sıralaması belirleyici olursa sezon sonunda belki de bu üç kulüpten biri Sivasspor olacak. Kulüplerimizin (Sivas özelinde değil, genel olarak söylüyorum) bu birlikte yer almaya hazır olmadıklarının ilk göstergesi ECA kurucu üyeleri arasına bir Türk kulübünün girememesidir. 16 kurucu üye içinde Real Madrid, Barcelona, Milan, Juventus, O.Lyon, G.Rangers, Manchester United, Chelsea, Bayern Münih, Ajax, Porto, Olympiakos hatta Anderlecht'in bulunmasını içimize sindirsek de kalan üç kulübün takımlarımızı geçip buraya girmesini nasıl açıklayabiliriz?
İşte bu üç kulüp: Dinamo Zagrep (Hırvatistan), FC Kopenhag (Danimarka) ve Birkirkara (Malta) .
Futbolumuzu, ligimizi kafamızda Avrupa'da ilk 6'ya, hadi bilemediniz 10'a sokuyoruz ve hakemlerimize "Neden İzlandalı hakem Euro2008'e gidiyor da, bizimkiler gitmiyor?" diye kızıyoruz.
Aynı şekilde kulüp yöneticilerimize de kızalım: Neden Malta kulübü bu birlikte kurucu üye oluyor da, siz olamıyorsunuz?