Ocak sonunda UEFA'da başkanlık seçimi var. 16 yıldır bu koltukta oturan Lennart Johansson daha önce 2007'de aday olmayacağını açıklamış olmasına karşın tekrar aday. Rakibi ise UEFA Asbaşkanı ve FIFA İcra Kurulu üyesi Michel Platini. Platini, FIFA Başkanı Blatter'in ortaya atılan tüm kirlilik iddialarına karşın küçük ülkelere dağıttığı mavi boncuklarla koltuğunda rahat rahat oturuşundan dersini almış. "Şampiyonlar Ligi'ne bir ülkeden üçten fazla takım almayacağım. Doğacak kontenjanla orta kalite ülkelerin takımları da lige doğrudan girebilecek" vaadinde bulunuyor. Johansson da Başkanlığı döneminde başlayan Şampiyonlar Ligi'nin önemli bir seçim malzemesi olması üzerine "Şampiyonlar Ligi'nden elde edilen gelirlerin belli takımlara gitmesi yerel ligleri de iki takımın yarıştığı organizasyonlara dönüştürdü. Şampiyonlar Ligi'nin organizasyonunu değiştirmeyi düşünmüyoruz ama elde edilen gelirin dağılımı yeniden ayarlanabilir" açıklamasıyla orta ve alt futbol ülkelerinin ağızlarına bir parmak bal çalmayı ihmal etmedi.
Ancak bu seçimin ardında bir önemli savaş daha var. Johansson son dönemde Avrupa Birliği ve Avrupa Parlamentosu gibi kurumlarla futbolu yönetecek yasalar konusunda iyi ve yakın ilişkiler kurmuş durumda. Dolayısıyla UEFA'nın ve futbolun da AB ile olan ilişkileri bu seçimde oylanacak.