Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

Sencer Divitçioğlu

Ben orada öyle duruyordum. Beyaz saçları, sakalı, hafif spor (şimdi 'casual smart' deniyor) kıyafetiyle geldi.
Bütün başarılı, doygun, özgüvenli, övgü alacağını bilen insanların rahatlığıyla 'efendim sizi tanıyorum, takip ediyorum, ben Sencer Divitçioğlu' dedi. 'Estağfurullah ama size cevap vermem bir şarta bağlı' dedim. Biraz şaşırdı. 'Önce vereceksiniz, şu elinizi öpeceğim' dedim, güldü, kollarını açtı, sarmaş dolaş olduk. Ondan evvel ne o beni görmüştü, ne ben onu. Ondan sonra da ne ben onu gördüm ne o beni. Ama Divitçioğlu Hocayı bilmemek mümkün müydü?
Bir kere, Taner Berksoy Hocamın hocasıydı, ondan dinlemiştim. İkincisi, sonradan çok sevgili bir dostum olan, Taner Hocamın da sınıf arkadaşı Asaf Savaş Akat hoca, Divitçioğlu'nun asistanıydı. Ondan da hem onu, hem de İdris Küçükömer'i epey dinlemiştim.
Dinlemek, ona duyduğum ilgiyi gösteriyordu.
Bunun nedeni Divitçioğlu'nun geliştirdiği, yaygınlaştırdığı, yetiştiğim yıllarda deli gibi tartışılan Asya Üretim Tarzı (ilk hali Asya Tipi Üretim Tarzı idi, meşhur ATÜT) kavramının 'banisi' oluşuydu. Bütün 1970'lerde ve iktisada bulaşıp, Hacettepe'de master yaptığım dönemde (1980'lerin hemen başı) hala önemliydi. Kısa süre içinde meşhur 1402 işleyecek, hocalar akademiden kovulacaktı. 'Atüt, çat-pat-küt' diye siyasal boğazlaşmalara yol açan bu tezler de yüz üstü kalacaktı...
Nesnel bakımdan ilginçti ATÜT. 1960'ların başından itibaren Osmanlı toplum yapısı, feodalite gibi kavramlar üstüne düşünen aydınların eriştiği sentezdi. Bugün yeniden ele alınsa, çok daha geniş bir perspektifle bakılacağı için, çok farklı sonuçlara ulaşacak bu tartışma, o kıtlık içinde bu görüşü üretebilmişti. Elde bir tek Marks vardı.
Ama sübjektif bir boyut da taşıyordu ATÜT. Kavramı, ilk kez, şaşırtıcı bir şekilde, Kemal Tahir, romancı muhayyilesiyle 'keşfetmiş', 1966'da ilk metni yazacak Divitçioğlu'na o işaret etmişti. Divitçioğlu, hem Marks bilgisi, hem analitik perspektifiyle konuyu derinleştirmişti. Sonra da tarihçilerle iktisatçılar arasında irdelendi durdu. 1980 sonrasında hem Marks'tan kopuldu, uzaklaşıldı hem de bu tartışma kapandı gitti.
Zaten iş başka bir noktaya varmıştı. Kemal Tahir, bütün romancılar gibi muhayyilesini mantığının önüne geçirmiş, 'kerim devlet' kavramına ulaşmıştı. Divitçioğlu, AÜT ve Osmanlı düzeni ile ilgili kitabını yazınca da Tahir okumuş ve Hocaya, 'bu kitapta kerim devlet nerede' demiş. Biri romanını arıyordu, diğeri bilimsel gerçeği.. Sencer Divitçioğlu Anlatıyor başlıklı söyleşi bu anekdotu içerir. O kitabın bir başka önemli saptaması Divitçioğlu'nun Marksçı iktisadı niye bıraktığını açıkladığı bölümdür. Analiz, hipotezi doğrulamamaktadır. Farklı açılardan bakar, yaklaşır Hoca ve bir türlü denklemi veya eşitliği kuramaz. İş bitmiştir. Bir de 'Marksizm insandan bahsederken insanı unuttu' diye düşünmektedir.
Sencer Hocanın ekonomik yaklaşımı, daha o tarihlerde bile son derecede analitik bir modele yaslanır. Onu bu nedenle de bir öncü diye görmek gerekir. Çünkü, o dönemde ekonomi daha sonra gireceği o matematik kulvarına henüz oturmamıştır ve daha ziyade toplumsal tarihi çözümlemek için kullanılan bir araçtır. Bir de Hoca, yakın dostu Küçükömer gibi, Avcıoğlu gibi, öyle darbelere falan hiç bulaşmadı. Akademik serinkanlılığını hep korudu. Hem de o kadar dostluklarına rağmen. Bu onun kalitesinin bir başka göstergesiydi. Ama bütün bu tarih hala 'okunmayı' bekliyor.
Hoca 1980'lerin ortasından itibaren tarihe yöneldi. Ne diyeyim, Yapısalcı, matematik bir model geliştirmeye çalıştı. Çok önemli şeyler söylediği, ciddi sorular sorduğu, gene öncü olduğu bir alanda, ne yazık ki, diliyle, yöntemiyle zor okunan, sımsıkı kapalı bir analiz yazdı. Çok iyi niyetli, çok heyecanlı ama çok sorunlu bir kuşakta ve çevrede Divitçioğlu gerçekten parlak bir yıldızdı. Şimdi o da tarihin elinde...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA