Kavaklıdere Şarapları Yönetim Kurulu Başkanı Ali Başman ile en son buluşmamızda Fransa'nın ünlü şarap bölgesi Saint Emilion'un hemen yanında yer alan Castillon bölgesinde satın aldığı 35 yıllık La Croix Lartigia bağlarına yaptığı yatırımı konuşmuştuk. Kavaklıdere'nin şarabıyla ünlü Fransa'daki yatırımlarına bir yenisini daha eklediğini geçtiğimiz gün öğrendim. Kavaklıdere, 80 dönümlük bağların hemen yanında yer alan yine aynı büyüklükteki Claud Bellevue bağlarını, içindeki 1400'lerde yapılmış tarihi bir bina ve misafirhanesiyle birlikte satın almış.
90 yıllık geçmişi olan Kavaklıdere, kuruluşu 1700'lere uzanan dünyaca ünlü şarap kadehi üreticisi Avusturyalı Riedel ile de yeni bir çalışmaya imza atmış ve firmaya dünyada ilk kez bir Türk üzümü için özel kadeh tasarlatmış bu yıl. Ali Başman ve yine şirkette çalışmaya başlayan kızı Cevza Başman belli ki yenilikçilik konusunda liderliği kimselere bırakmıyor. Türkiye'nin kıymetli üzümlerinden 'Öküzgözü'ne özel tasarlanan kadehin ülkenin tanıtımında da güzel bir rol oynayacağına eminim.
Yerli üzümlere yatırım yapmayı önceliği yapan Kavaklıdere'nin Fransa yatırımı yakında meyvelerini vermeye başlayacak. İlk bağın şaraplarını Avrupa'da bu yıl satışa sunacaklarını Ali Başman anlatıyor. Yakında ikinci bağ içinde yer alan misafirhanenin butik bir otele çevrilmesiyle, Kavaklıdere Fransa'da turizm sektörünün de içine girmiş olacak.
Türkiye ne yazık ki sahibi olduğu bağların üretimini ihracata döndüremiyor. Öyle ki dünyada 7 milyon 480 bin hektar, Türkiye'de ise 496 bin hektar bağ var ve biz bu rakamla dünyada 5'inci üretici durumundayız. Dünyada 75 milyon ton üzümden 42 milyon ton şarap üretiliyor ve bunun da ihracatı 30 milyar doları buluyor. Türkiye'de ise bizi 5'inciliğe taşıyan 4 milyon tonluk üzüm üretimi var ancak ne yazık ki sadece 120 bin ton şarap yani yaklaşık 75 milyon litrelik bir şarap üretimi var ve bunun da sadece 2.5 milyon litresi ihraç edilerek, 10 milyon dolarlık bir ihracat geliri elde ediliyor. Ali Başman, "Elimizde Kalecik Karası, Öküzgözü, Narince gibi elimizde çok güçlü üzümler var. Biz bunları daha fazla çalışıp, ticaret, turizm ve tarım olarak ciddi gelir elde edebiliriz ülke olarak" diyor ve devlet ile üreticilerin birlikte strateji geliştirmesinin önemine değiniyor.
Doğrusu Fransa'da bile şarap üretecek kabiliyete ulaşmış üreticilerimiz varken, Türkiye'ye böylesi düşük ihracat rakamları yakışmıyor. Bizim yarımız olan Şili'nin ihracat rakamının 1.8 milyar dolar olduğunu, komşumuz Yunanistan'ın bile yılda şaraptan 100 milyon dolarlık ihracat geliri elde ettiğini duyunca elimizdeki bağların ne kadar önemli bir değer olduğunu anlıyorum. Şarap ihracatının yüzde 75'ini tek başına Kavaklıdere yapıyor ama biliyorum ki bu ülkede pek çok üretici çok kaliteli şaraplar üretiyor. Bu alanda bir ihracat hamlesine ihtiyaç olduğu ise çok açık.