Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ile dün sabah Sabancı Müzesi'nde buluştuğumda konulara hangisinden başlayacağımı bilemedim. Öyle çok sormak ve fikrini almak istediğim konu vardı ki...
Bakan Sayan Kaya bir gün önce Tatvan, Bitlis ve Muş'ta kadına şiddet, erken yaşta evlilik, kız çocuklarının okullaşması gibi birçok önemli konuda toplantılar yapmıştı. Belki de önce güzel bir gelişmeyi paylaşmak hepimize moral olur. Tatvan'da orta öğrenimde okullaşma oranı yüzde 98'e çıkmış.
Türkiye ortalamasının yüzde 83 olduğu düşünülürse mahrumiyet bölgesi sayılan yerlerdeki bu oran umut verici.
Ancak tabii önce bir kadın, bir anne, bir insan olarak yüreğimizi acıtan Dilek Yardım'ın feryadını konuştuk. Babaları tarafından öldürülen 2 ve 4 yaşındaki Elif ve Miray'ın annesi Dilek Yardım'dan söz açılınca Bakan Sayan Kaya'nın da gözleri doldu. Olay meydana gelince hemen araştırma yaptırttığını ve Yardım'ın bir süre sığınma evinde kaldığını, ekonomik olarak da destek verdiklerini söyledi ve sözü şiddet uygulayanlara yönelik öfke kontrolü ve rehabilitasyonun önemine sözü getirdi.
Bakanlık bu programa geçen yıl başlamış ve bugüne kadar 100 kişi rehabilitasyondan geçmiş.
Şimdi sayının artması için uğraşıyorlarmış.
Bakan Sayan Kaya, "Şiddet uygulayan erkeklere rehabilitasyonla dokunmamız lazım aksi takdirde sorunu çözemiyoruz. O kadından uzaklaştırsak bile bu kez gidip başka kadına zarar veriyor" diyor. Bu arada Dilek Yardım'ın isteği üzerine bakanlık olarak dün güvenlik bir siteye yerleştirdiklerini öğreniyorum.
Şiddet uygulayan erkeklerin kadından uzak durması için uygulanan elektronik kelepçe sayısını da Bakan Sayan Kaya az bulmuş. Öğrendim ki elektronik kelepçe sayısı Türkiye'de şu anda 30. Bakanlık bunu yeterli bulmamış ve sayıyı çok yeni bir tarihte 600'e çıkartmış.
Bence daha da önemlisi Aile Bakanlığı'nın kadın için potansiyel tehlike olan erkekleri, elektronik sinyal ile uzak tutan bir modeli Türkiye'ye getirmek için çeşitli ülkelerdeki uygulamalar üzerine çalışmaya başlamış olması. Bakan Sayan Kaya, projeyi hayata geçirmek için hazırlık yaptıklarını söylüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın çocuk yaşta evlilik konusunda tartışma yaratan Dini Kavramlar Sözlüğü'ndeki ifadelerin kaldırılması konusunda da Bakan Sayan Kaya'nın ilk andan itibaren aktif rol aldığını dünkü sohbette öğrendim.
Diyanet'teki ilk kadın yönetici olan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof.
Dr. Huriye Martı ile de görüşen Bakan Sayan Kaya, "Biz çocuklarımızın üniversite eğitimini bitirmeden evlenmesini istemiyoruz.
Tüm çalışmalarımız bu yönde" diyor. Sayan Kaya'dan öğreniyorum ki şu anda Diyanet, sözlüğü bu tarz istenmeyen ifadelerden temizlemek için baştan aşağı taramaya başlamış.
Kendisi de mühendis olan Bakan Sayan Kaya, kadının iş hayatında daha aktif rol alması için Google ile projeye başladıklarını da söylüyor. Çok yakın bir tarihte Türkiye'de kadınlara teknoloji eğitimi vereceklerini anlatan Bakan Kaya, ilk Müslüman iş kadını Hazreti Hatice'ye de atıfta bulunuyor ve kadınların iş hayatında görünür olması için mücadele verdiklerini söylüyor.