Malatya 2017 yılında güzel haberler almaya devam ediyor. Önce Malatya Spor Süper Lig'e çıktı ardından ikinci güzel haber, şehir tam da Malatya Kayısı Festivali'ne hazırlanırken, Avrupa'dan geldi.
Sadece Malatya için değil Türkiye ekonomisi için hatırı sayılır bir yer tutan Malatya kayısısı, Avrupa Birliği'nin coğrafi işaret tesciline kavuştu.
Hakikaten kayısı için dönüm noktası sayılabilecek önemli bir gelişme bu. Bu şu demek. Bundan sonra Avrupa'da herhangi bir yerde marketler, raflarda Malatya kayısısı AB resmi coğrafi işaret amblemi ile satılacak.
Bu konuda çok uğraş veren ve tesadüf ki kendisi de Malatyalı olan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ile dün sohbet ettim. 3 yıldır bu tescil için bekleyen kayısının Aydın'ın incirinden sonra AB tarafından tescillenen ikinci ürün olduğunu söylüyor ve böylece hem koruma hem de tanıtma ve pazarlama açısından önemli bir yol kat edildiğini söylüyor ancak hemen önemli bir konuyu da gündeme taşıyor:
Tüfenkci, "Malatya'da kayısının muhatabı yok. İyi gelişmeler oluyor ama yetmez. Kayısı ile ilgili bir birlik olması gerekiyor. Tıpkı Gül Birlik gibi, TARİŞ'in yaptığı gibi, incirde üzümde olduğu gibi. Kayısının bol olduğu mevsimde regüle edecek bir kurum olsa ve bunlar ihracat da yapabilse çok iyi olacak" diyor.
2016 yılında Türkiye'nin kuru kayısı ihracatı 79 bin tonu ve parasal hacmi de 290 milyon doları aştı. Tüfenkci'den gelen bilgiye göre ihraç edilen kayısıların yüzde 90'ını Malatya karşılıyor. O nedenle Malatya'da don gibi kayısıyı zorlayan ve bitiren iklim olayları yaşandığında kayısıdan geçimini sağlayan şehir zor günler geçiriyor, kayısının bol olduğu yıllarda ise herkesin yüzü gülüyor.
Birlik meselesine gelince... Geçmişte kötü deneyimler yaşandığı için Malatya'da birlik falan kalmadı. Bakan Tüfenkci, Ticaret ve Sanayi Odası'nın, Ziraat'in, Borsa'nın 'bizim işimiz değil' diyerek kayısıya sahip çıkmadığından yakınıyor ve "Aslında bunu üreticilerin yapması lazım. Birlik oluştursunlar. Ben bakan olarak kiminle konuşacağım? Bu işe işadamlarıyla olursa suiistimaller olur, dedikodular olur, yani olmaz. Üreticilerin bir araya gelmesi şart" diyor.
Malatya, 300 milyon dolara yaklaşan kayısı ihracatını Bakan Tüfenkci'ye göre rahatlıkla 400-500 milyon dolara çıkaracak bir potansiyele sahip. Tüfenkci şöyle devam ediyor: "Birlik olmadığı gibi güçlü borsa da olmadığı için fiyatı Malatya değil, ABD belirliyor. Tıpkı fındığın fiyatını Frankfurt'un belirlediği gibi."
Türkiye ile Avrupa Birliği ile müzakerelerin askıya alınmasını isteyen tavsiye niteliğindeki tasarının 477 oyla geçtiği ve siyasi ilişkilerin iyice gerildiği hafta, ekonomi alanında Türkiye için hayli güzel bir gelişme yaşandı. Şimdi Malatya'ya düşen bu önemli coğrafi işaretin tanıtımını yapmak için vakit kaybetmeden harekete geçmek. Gördüğüm devlet lisanslı depo kurmak dahil pek çok konuda birliklere, üreticiye, köylüye destek veriyor. Tüfenkci, "Lisanslı depo kurmak için çok uğraştık. Parayı da çıkarttık ama kim kuracak? Özel sektörün kurması lazım.
Üstelik çok da iyi teşvik var. Artık harekete geçsinler" diyor.
Bir zahmet Malatyalı kayısı üreticileri birleşin ve sesinizi gür bir şekilde çıkarın artık.
