Üniversitesinin reklamlarında bizzat yer alarak herkesin dikkatini çekmiş bir isim. O güne kadar Nişantaşı Üniversitesi'nin adını duymayan varsa bile üniversitenin kurucusunun fotoğrafıyla reklam kampanyası yapılınca, herkes bir anda Levent Uysal'dan söz etmeye başlamıştı.
Bu kampanya 2015 yılındaydı ve çok ses getirmişti.
Uzun yıllar Çukurova Grubu'nda Mehmet Emin Karamehmet'le dirsek dirseğe çalışan, ardından Türk Telekom'da üst düzey yöneticilik yapan ve ardından kısa bir süreliğine Vakıf Üniversiteleri Birliği Genel Sekreterliği koltuğuna oturan Levent Uysal'ın kendi eğitim kurumunu kurması 2010 yılında 550 bin lira sermayeyle Nişantaşı Eğitim ve Kültür Vakfı'nı kurmasıyla başlamış. Osmanbey'de meslek yüksek okulu açarak eğitim sektörüne giren Uysal, 2012'de üniversiteye dönüştürerek büyüttüğü projeyi, bugün itibarıyla öğreniyoruz ki 30 bin öğrenciye ulaşacak kadar ilerletmiş.
Önceki gün yeni projelerini anlatmak üzere küçük bir basın grubuyla bir araya gelen Levent Uysal'ın yurt içinde ve dışında başlattığı eğitim projeleri adeta baş döndürüyor.
"Şimdi bir üniversite kurmak isterseniz; eğitim vakfının 100 milyon lira mal varlığı ve eğitim binasının da kendisine ait olması gerekiyor.
Ayrıca mal varlığının yüzde 20'sinin de nakit olması şart. Biz başladığımızda böyle değildi. Çok büyük paralarla eğitim işine girişmedik" diyor Uysal ve reklamda kendi fotoğrafını kullanmasının sebebini de, "şeffaflık, üniversitenin arkasında kim oldu bilinsin" olarak özetliyor.
Bilimsel yeterlilik ve mali konularda her yıl denetlendiklerini ve kademeli olarak büyüdüklerini anlatan Levent Uysal, sürdürülebilir bir yapı kurmaya çalıştıklarını ve satın almaları bizzat yöneterek ve projeler üreterek mali açıdan güçlü kalmaya çalıştıklarını söylüyor.
Nişantaşı Üniversitesi'nin İstanbul'da 5 kampusu var. Adını aldığı Nişantaşı'nda yer sorunu çıkınca Bayrampaşa'da büyük bir kampuse geçen üniversitenin öğrencilerinin yüzde 65'i burslu. "Tercih listesinde 125 bin öğrenci Nişantaşı'nı yazmış.
Yani ilk 3'teyiz. Öğrenci psikolojisini iyi yönetmek lazım. Mesela geçmişte 'Boğaziçi Üniversitesi yakınında billboardlara astığımız 'Dert etme biz varız' reklam kampanyası bu yaklaşımın bir sonucu" diyor.
Uysal, yurtdışında eğitim vermek üzere Londra'da bir şirket de kurmuş. Şu anda Nişantaşı Üniversitesi'nde okuyan öğrencilerden 50'si Londra'daki Nişantaşı Yerleşkesi'nde dil eğitimi alıyor.
"Dublin, Köln, İspanya'da Barcelona ya da Madrid ve Milano'ya da yerleşke açmak üzereyiz. Öğrencilerimiz dil öğrensin, kültürel açılardan kendilerini geliştirsinler istiyoruz" diyen Uysal'ın projeleri bunlarla da bitmiyor. Dubai'de Londra merkezli bir okul ile anlaşarak okul açacaklarını, Avusturya'da ise şehircilik üzerine bir fakülte açmak için görüşmeleri son aşamaya getirdiklerinden söz ediyor.
Tabii bu arada en büyük proje ise içeride son sürat devam ediyor. Ağaoğlu'nun Maslak 1453 projesinden bir yıl önce üniversite için 106 bin metrekare kapalı alan satın alan ve projeye başlayan Levent Uysal, 2018 yılında 30 bin olan öğrenci kapasitesini kademeli olarak 68 bine çıkaracak.
Böylece Nişantaşı Üniversitesi'nin içeride ve dışarıda eğitim için yaptığı yatırım da 700 milyon lirayı bulacak. Uysal, "Şimdiye kadar 150 milyon liralık yatırım yaptık. Maslak için de 550 milyon liralık yatırım yapıyoruz" diyor.
Eğitim dışındaki işlerinden söz etmek istemese de Mersin'de ailesine ait arazileri zaman içinde büyüttüklerini ve şu anda yaş sebze ve meyve üretip ihraç ettiklerini Levent Uysal'dan öğreniyoruz.