Öyle bir coğrafyadayız ki içeride yerel seçimler ve şimdi de cumhurbaşkanı seçimi sonuçlansa da tüm komşularımızda yangın var ve haliyle bu durum yurtdışıyla iş yapan tüm iş dünyasını etkiliyor.
O yüzden de birçok sektörde tam ihracat iyi gidiyor derken, komşuların durumundan dolayı ihracatta istenen, olması yüksek ihtimal büyümeler yapılamıyor. Ama yine de dün sohbet ettiğim Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin'in sektörün ihracatını anlatırken iyimserliğini kaybetmemesinin bir sebebi var elbette:
"Bizim için önemli pazarlar. Tam oturttuk, bir yere getirdik derken ne yazık ki bu yılı kaybettik. Konfeksiyon ihracatında Ukrayna'da yüzde 25 düşüşler var. Rusya'da da öyle. Irak'ta yüzde 40 civarı ama bu yıl yine de 2013'e göre yüzde 10 daha fazla büyümeyi başardık."
Konfeksiyon ihracatının her şeye rağmen yüzde 10 daha fazla büyümesinin sebebi ise her zaman en büyük pazar konumunu koruyan Avrupa Birliği. Negrin, "Genel ihracatın büyümesini Avrupa'daki büyümemiz sağlıyor" diyor. Yani bu yıl konfeksiyon ihracatı eski pazarlarını kaybetse de Avrupa'ya yaptığı ihracat sayesinde yüzde 10 hatta yüzde 15 büyüyecek.
Peki iç pazarda neler oluyor? Başbakan Erdoğan'ın yüzde 51'in üzerinde aldığı oyla cumhurbaşkanı seçildiği, AK Parti'nin yeni başbakan adayını açıklama hazırlıkları yaptığı bir dönemde iç piyasada nasıl bir hareketlilik var?
Negrin, iç pazarı seçim hikâyelerinin etkilediğini, geçen yıl yüzde 11-12'lerde büyüyen pazarın bu yıl iki seçim yüzünden durgunlaştığını, insanların satın almalarını geciktirdiğini söylüyor. Ama sonra da ekliyor:
"Kredi derecelendirme kuruluşlarının başbakan kim olacak şeklinde ortalığı karıştırmaya çalıştıklarını görüyoruz. Kıskançlık var galiba. Ama bana göre önümüzdeki 6 ay temiz. Eylülde okullar açılıyor. Bir de 'Shopping Night' var. Yani halkımız alışveriş yapacak umudundayız."
Negrin'e göre Ortadoğu'daki sorunlar konfeksiyon sektörünü çok etkiliyor. Irak önemli bir pazar. Aynı şekilde Suriye de. "Ama" diyor, "Barışın olması önemli. Kimin devleti yönettiği çok da önemli değil. Neticede kapı komşumuz. Barış olsun da biz de işimize bakalım."
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Hikmet Tanrıverdi ise bu yıl konfeksiyon ihracatının 19 milyar doları bulacağını söylüyor. Bu rakam geçen yıl 17.3 milyar dolar idi. Şu durumda sektörün, 2023 hedefi olan 30 milyar dolarlık ihracatı rahatlıkla yapacağı ortada. Tanrıverdi, "Bu kadar sıkıntıya, çevremizdeki pazar kaybına rağmen iyi bir büyüme oranımız var. Avrupa pazarımız yüzde 75. Bu yılı iyi bitireceğiz ama gelecek yıl ile ilgili kaygılarımız var. Çünkü Almanya'da büyüme yavaşlıyor. Bunun da bütün Avrupa'yı etkilemesi muhtemel. Biz o zamana dek umuyoruz ki diğer kaybettiğimiz pazarlardaki sorunlar çözülmüş olur da biz de oralara ağırlık veririz" diyor.
Türkiye'nin hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün geçen yıl tam 203 ülkeye ihracat yaptığını öğreniyorum. Bu kadar yaygın ihracat yapan başka bir sektör daha var mı bilmiyorum. Tanrıverdi, "Dünyanın her yerine mal satabilir hale geldik. O bilgi ve tecrübeye sahibiz" diyor ve sanıyorum bu da sektörü en krizli zamanlarda bile iyi ihracat rakamlarıyla buluşturuyor.