Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu Başkanı Atalay Gümrah, grubun en önemli markalarından olan VitrA'nın yöneticileri, Türkiye'nin önde gelen mimarları ve bir grup gazeteci ile birlikte 1.5 günlüğüne Paris'e gittik.
Dünyanın önde gelen tasarımcılarından Christophe Pillet, bu kez VitrA için Memoria adı verilen yeni koleksiyonu tasarlamıştı ve bu ürünler Paris'te Hotel de Brossier'de şık bir davetle Türk ve yabancı mimarların, ciddi alım yapan müşterilerin ve uluslararası medyanın karşısına çıkıyordu.
Artık ekonomide olması gereken yeni normalimize bazı şirketler çoktan uyum sağladı diye sevinmek gerekiyor. Düşünün ki Pillet öylesine ün yapmış bir tasarımcı ki; Cacharel, Bernardaud, Lacoste, L'Oreal, Shiseido, Gicenchy, Ceccotti, Zanetti, Whirpool, Trussardi gibi pek çok marka, dünyanın dört bir yanında birçok butik ve zincir 5 yıldızlı otelin her birine ayrı ayrı son derece sade ve keyifli tasarım çözümleri sunmuş ve ne yaparsa tasarım otoriteleri mutlaka bu tasarımları ödüllendirmiş medyada sayfalarında geniş yer vermiş. Eczacıbaşı Grubu da global markalar yaratırken ve satın alırken teknoloji ve kalite kadar yurtdışında sesini duyurabilmek, tanınabilmek için tasarımın vazgeçilmez önemine inanmış. Yeni normal işte bu düşünce şekli.
Daha önce Eczacıbaşı Yapı Grubu tarafından satın alınan Villeroy&Boch markasının fabrikalarını ziyaretimiz sırasında net olarak, grubun uluslararası doğru hamlelerinin sonuçlarını görmüştüm.
Eczacıbaşı Yapı Grubu öyle bir hale gelmiş ki bugün cirosunun yüzde 65'ini 75 ülkeye yaptığı ihracattan elde ediyor. 14 fabrikası var ve bunların 9'u Almanya, Rusya ve Fransa'da bulunuyor.
Dünyada 150 show room'da ürünlerini sergiliyor, 2 bin noktadan da satış yapıyor. AB ülkelerine yapılan ihracatta karo ürünleriyle 1'inci sırada yer almayı ve Türkiye'nin toplam sağlık gereçleri ihracatının da yüzde 50'sini gerçekleştirmeyi başarıyor.
Memoria koleksiyonunda Eczacıbaşı Yapı Grubu'nun 'Infinit' adını verdiği 'sınırsız form teknolojisi'ni kullanmış. Yeni bir malzeme teknolojisi olan Infinit ile lavabolar arzu edilen her formda üretiliyormuş.
Bu da bizi Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu'nun çevre dostu kampusu Bilecik-Bozüyük'teki VitrA İnovasyon Merkezi'ne götürüyor. Atalay Gümrah, 5 bin metrekarelik 3 katlı binada, nano teknoloji, elektronik, su ve enerji, sensör teknolojisi, akustik, ergonomi ve kompozit malzemeler incelendiğini ve mimar ve tasarımcıların hayallerinin bir anlamda gerçeğe dönüştürüldüğünü söylüyor. Zaten Pillet de VitrA'nın koleksiyonu için çalışırken geliştirilen bu yeni teknolojiler ve tasarımı birleştirmeyi başarmış.
VitrA'nın yurtdışında başardıklarına bakıyorum ve formülün hiç de zor olmadığını görüyorum.
Ama işte gelin görün ki bu yoldan giden şirket ve marka sayısı çok ama çok az. Artması için ekonomi ve iş dünyasında topyekün bir uyandırma hareketine ihtiyacımız var sanıyorum.
