Karadere'ye Garanti Bankası'nın tüm bu kültür sanat faaliyetlerine ne kadar para ayırdıklarını soruyorum.
Kültür, sanat, çevre, spor ve sosyal sorumluluk projelerinin Tanıtım Bütçesi'nin yüzde 20'sini oluşturduğunu ama Salt özelinde bakınca bu oluşuma toplamda 12 milyon liralık bir bütçe ayırdıklarını söylüyor. Ama tabii Salt'ın ileride kendi kendini döndürmesini istediklerini de söylüyor.
Garanti Bankası şunu yapıyor.
Parasını veriyor ve uzaktan izliyor.
Asla Vasıf Kortun ve ekibinin hazırladığı, düşündüğü, planladığı projelere olumlu olumsuz müdahil olmuyor. 'Öyle ki kendi markamızı hiçbir yerde göremezsiniz.
Salt'ın önüne geçirmedik' diyor Karadere.
Kortun'a dönüp sormadan edemiyorum. 'Sahiden de hiç karışmıyorlar mı size' diye. Kortun, çok rahat hareket ettiklerini söylüyor ve Garanti'nin desteğiyle önlerini görebildiklerini oysa şu günlerde Avrupa'da özellikle böyle bir durumun söz konusu olmadığını anlatıyor.
Salt Galata 2011'in Kasım ayında, Beyoğlu da aynı yıl Nisan ayında hayata geçmişti. Geçen 1.5 yılda girişi ücretsiz olan Salt'ı 411 bin kişi ziyaret etmiş. 24 sergi, 168 konuşma, 286 organizasyon, 73 gösteri ve 8 tane de dinleti gerçekleşmiş.
Garanti desteğiyle Salt'ın 60 bin dolarlık bir fon oluşturması ve 6 araştırmacıyı desteklemesi de çok güzel.
'Peki' diyorum 'Kayseri'ye, Diyarbakır'a, İzmir'e gitmeyi düşün müyor musunuz?' Karadere, sakin adımlarla ilerlediklerini Ankara'yı açınca Anadolu'ya da bakacaklarını söylüyor.