Hani Avrupa, tarihinin en büyük krizini yaşıyor ya. Ve yine durgunluktan başını kaldıramayan ABD'deki işsizlik dramatik boyutlara ulaştı ya...
İşte nedense tüm bu olan biten içime 'Ya bizi de etkilerse' diye bir endişe verse de Türkiye'nin yoluna sağlam adımlarla devam edeceğine olan inancım daha ağır basıyor. Niye mi? Çünkü bu ülkenin girişimci gençlerine müthiş inanıyorum.
İşte onlardan tam 1500'ü İstanbul'daki Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'ni doldurmuştu dün. Can kulağıyla dinledikleri başta TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu olmak üzere Türkiye'nin önde gelen birkaç ismi değildi sadece. İş fikirleriyle bugün her biri ayrı başarı hikâyesine imza atan yeni şirketlerin kurucularını da dinlediler. Dünya Ekonomik Forumu tarafından 'Yarının Küresel Lideri' seçilen önemli girişimci Profesör Iqbal Quadir'in tecrübelerinden çıkardığı sonuçlara da kulak kabarttılar.
Bana göre günün en motive edici konuşmalarını TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ve Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv yaptı.
TOBB hakikaten girişimciliğe büyük destek veriyor. Türkiye gibi nüfusunun büyük bir kısmı 30 yaşın altında olan bir ülkenin en önem vermesi gereken konunun girişimcilik olduğunun farkında ve özellikle kadın girişimcilerin artması için müthiş bir çaba içinde. Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aynur Bektaş ve Girişimciler Haftası Platformu Başkanı Gülden Yılmaz, Türkiye'nin 81 ilinde bu konuda düzenledikleri etkinliklerle canla başla çalışan isimler.
'Türkiye'de zengin olmak ayıp karşılanıyor' diyen Rifat Hisarcıklıoğlu haklı değil mi? Bu ülkede canla başla çalışıp, bileğinin hakkıyla para kazanır, sonra da gider hayalindeki arabayı satın alırsan hakkında konuşan çok olur! Ama artık bunları takmamak lazım.
'Ben zengin olmak istiyorum. O yüzden kadın girişimcilere destek veriyorum. Ben zengin olursam, ülkem zenginleşir' diyor Hisarcıklıoğlu. Ama ne yazık ki bu ülkede girişimci sayısı 1 milyon 396 bin ile sınırlı ve de kadın girişimcilerin sayısı sadece 72 bin!
TOBB Başkanı çarpıcı örneklerle anne babaların çocuklarına girişimciliği aşılamamasını da eleştirdi: 'Nüfusun yarısı kadın. 1 Müslüman hayatında kimi örnek alır? Hazreti Muhammed'i değil mi? Peki eşi Hazreti Hatice ne yapardı? Ticaret! Mekke'nin en büyük tüccarı değil miydi? Kızları eğitiyorsunuz, diplomayı iyi bir kocaya verebilmek için! Olmaz bu!'
Evet, yazımın başında Avrupa'daki kriz yüzünden endişelensem de Türkiye'nin genç nüfusunu düşününce umutlandığımı söyledim. Ama bunun için gençlere doğru yolu da göstermek lazım!
Hisarcıklıoğlu'nun dediği gibi, 'Aman oğlum, kızım icat çıkartma! Eski köye yeni adet getirme!' gibi onları hayal etmekten, yeni fikirleri düşünmekten alı koymamalı.
İşte bu noktada ABD'de teknolojinin en baba şirketlerinin ortaya çıktığı Silikon Vadisi'nde uzun yıllar çalışan Microsoft kökenli Süreyya Ciliv'in söyledikleri önem kazanıyor.
Bill Gates ABD'de değil de Brezilya'da doğsaydı, sonuç böyle olur muydu şeklindeki sorunun cevabı tabii ki hayır. Bir insanda bulunan doğal yetenekler kadar bulunduğu ortam, sunulan ortam da çok önemli.
Fıkra değil gerçek!
Başta devlet olmak üzere tüm kesimler girişimciliğin önündeki tüm engelleri kaldırmalı! Hisarcıklıoğlu kendisine gelen bir mektupta okuduğu iklimin artık tarihe karışması gerekiyor. Şöyle ki Yumurtalık'tan yazan kişi kendisini bir farenin ısırdığını ve hemen hastaneye gidip kuduz aşısı yaptırdığını anlattıktan sonra hastane başhekimiyle İl Tarım Müdürlüğü arasında geçen yazışmayı aktarmış. Mevzuata uyması (!) gereken doktor, 'ısıran hayvanın bulunmasını ve karantinaya alınmasını' talep ediyor, karşı taraf da cevap yazarak, hayvanın küpe numarası ve eşkali belirlenmediği için bulunamayacağını iletiyor. Düşünebiliyor musunuz? 21. yüzyılda Türkiye'de böyle yazışmalarla vakit kaybediyor insanlarımız? Daha üretken olması, verimlilik üzerine kafa yorması gerekirken sonuç alınamayacak, komedi hikâyelerle uğraşıyoruz!
Her ne kadar 'Yaşadığımız iklim bu' dese de Hisarcıklıoğlu, rekor büyüme rakamı ve Türkiye'nin Avrupa'nın en büyük 6'ncı ekonomisi konumuna gelerek mucize yarattığını da söylemeden edemiyor.
Özetle Türkiye ekonomisi yapılan her tahmini bozuyor. Büyüme rakamı geçen yıl da tahminlerin ötesinde olmuştu, bu yıl da rekor kırdı.
Girişimciliğin önündeki engellerin kalktığı bir ortamda neler olabileceğini hayal bile edemiyorum!
